Tahran ve Banliyö Otobüs Şirketi İşçileri Sendikası’ndan Ortadoğu’da Acil ve Kalıcı Bir Ateşkes Çağrısı

Tahran ve Banliyö Otobüs Şirketi İşçileri Sendikası’ndan Ortadoğu’da Acil ve Kalıcı Bir Ateşkes Çağrısı

Ortadoğu’nun ezilen halklarının acilen kalıcı ve sürdürülebilir bir ateşkese ihtiyacı var. Şimdiye kadar çoğunluğu çocuk, sivil kadın ve sivil erkek demeden 43.000’den fazla insanın katledilmesine yol açan Gazze’deki feci savaş ve yaklaşık 3.000 kişinin öldürülmesine ve 1,3 milyondan fazla insanın yerinden edilmesine yol açan Lübnan’daki yıkıcı savaş derhal sona ermelidir.

Tahran ve Banliyö Otobüs Şirketi İşçileri Sendikası, dünya çapındaki işçi ve insani yardım örgütleriyle birlikte, derhal ateşkes ve Gazze’deki savaşın ve kuşatmanın sona ermesi çağrısında bulunuyor. İsrail ordusunun Filistin ve Lübnan’da işgal ettiği tüm topraklardan çekilmesi ve İsrail ile İran hükümetleri arasındaki askeri çatışmaların ve misillemelerin sona ermesi çağrısında bulunmaktadır.

İşçi sınıfı, emek hareketi ve ezilmiş halklar tarihsel olarak bölgesel savaşların ve küresel güçlerin jeopolitik çatışmalarının birincil kurbanları olmuş ve ciddi insani, maddi ve siyasi kayıplar vermişlerdir. Bu bağlamda ne kısa erimli ne de uzun süreli savaşlar işçilere herhangi bir avantaj sunar. Aksine, bu tür çatışmalar işçi sınıfında ve emekçi ailelerde kayıpları arttıracak, maddi sıkıntılarımız ve yoksulluğumuzu daha da ağırlaştıracak ve kamu kaynaklarının kötüye kullanılmasını kolaylaştıracaktır. Dahası, savaş ortamı kisvesi altında, artan baskılarla ve hak gasplarıyla karşı karşıya kalacağız. Bunlara askeri harcamalarda ve silahlanma maliyetlerinde önemli bir artış eşlik edecektir.

Trajik İran-Irak savaşı, işçi sınıfı olarak ortak hafızamızda hala yer almaktadır. Savaş sırasında, tüm bağımsız işçi örgütlerinin hükümet tarafından nasıl ezildiğini, bağımsız sendikalarda ve işçi konseylerinde örgütlü aktif işçilerin nasıl işten çıkarıldığını, tutuklandığını ve hapishanelere gönderildiğini ve çoğunluğu işçi sınıfı kökenli binlerce gencin hiçbir yasal gerekçe olmaksızın nasıl vahşice idam edildiğini unutmadık. Savaş cephelerinde yalnızca işçilerin ve işçi ailelerin çocuklarının ölmesini ve aynı zamanda ülkenin işçilerinin haklarından mahrum bırakılarak nasıl dayanılmaz koşulları kabul etmeye zorlandığını ve her türlü protestonun nasıl bastırıldığını unutmadık. Savaştan sonra, Dünya Bankası ve Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) desteğiyle hükümetin ve kapitalistlerin işçi sınıfına yönelik kitlesel saldırısıyla başlayan ve hala sürmekte olan “yeniden yapılanma dönemi”nin de unutulmaması gerekir.

Farklı ülkelerdeki işçilerden sürekli olarak uluslararası destek toplayan İran’daki bağımsız işçi hareketinin bir unsuru olarak, bölgemizdeki ve dünyadaki işçilerle ve tüm ezilenlerle dayanışmamızı büyütme sorumluluğunu taşıyoruz. Biz işçilerin ve ezilenlerin, İran hükümetinin baskıcı eylemlerine ve dış politikasına duyduğu haklı öfke ve tiksinti; İsrail hükümetinin askeri saldırganlığını, Filistin halkına uyguladığı 75 yılı aşkın baskı ve vahşeti ve son bir yıldır sürdürdüğü katliam ve soykırımı haklı çıkarmaz. Gerçek şu ki, Filistin sorununun adil bir şekilde çözülmesi, Ortadoğu’da ve tüm dünyada en acil sorunlardan biridir.

Savaşa hayır; kana susamış militarist politikaları reddedin; adalet, özgürlük, eşitlik ve kalıcı barışın gerçekleşmesi için gerekli her şeyi yapmaya çaba gösterin.

 

#no_to_war

Dünya çapında adalet ve barışın gerçekleşmesi umuduyla,

Tahran ve Banliyö Otobüs Şirketi İşçileri Sendikası

31 Ekim 2024’te yayınlanan bildirinin Farsça aslı için:

https://t.me/vahedsyndica/6085

https://www.instagram.com/p/DBzQHkHSG8n/?igsh=N3Fnendrd3Jud21o

https://www.instagram.com/vahedsyndica/

https://twitter.com/VahedSyndicate

vsyndica@gmail.com

https://t.me/vahedsyndica

@Vahed_Syndica

KATEGORİLER

Yorumlar

(0)