Boğaziçili Sosyalistlere ÖZGÜRLÜK!

Boğaziçili Sosyalistlere ÖZGÜRLÜK!

Boğaziçi Üniversitesinde 19 Mart Pazartesi günü bir grup faşist, “Afrin” bahanesiyle lokum dağıtarak bir provokasyon başlattı. Faşistlerin “halkı kin ve düşmanlığa sevk eden” provokasyonunu protesto eden Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerine yönelik önce sosyal medyada troll hesaplar aracılığıyla bir karalama kampanyası başlatıldı. Peşinden YÖK ve üniversite rektörlüğü, Boğaziçindeki devrimci öğrencileri hedef gösteren açıklamalar yaptı.

İktidarın da hedef göstermesi üzerine Boğaziçi öğrencilerine yönelik tam bir cadı avı başladı. 22 Mart Perşembe günü çok sayıda öğrencinin evi ya da üniversite içindeki yurdu basıldı ve gözaltılar başladı. Bu esnada AKP’nin İstanbul’daki ilçe kongrelerinde “parti başkanı” sıfatıyla konuşan Tayyip Erdoğan da Boğaziçi öğrencilerini hedef gösterdi. Erdoğan’ın partisinin kongresinde yaptığı konuşmayı talimat bilen savcılık ve emniyet gözaltı listesini genişleterek çok sayıda öğrenciyi daha cadı avına dahil etti.

22 Mart Perşembe günü sabah saatlerinde yapılan polis operasyonlarını protesto etmek için aynı gün üniversitede toplanan öğrencilere de polis saldırısı yaşandı. Boğaziçi Üniversitesi Kuzey Kampüse, üniversitenin kayyum rektörünün çağrısıyla çevik kuvvet girdi. Yapılan saldırıda 7 öğrenci işkenceyle gözaltına alındı. İşkence, gözaltı aracında da devam etti. Öğrenciler darpa, hakarete maruz kalırken, ters kelepçeli bir şekilde bekletildiler. Gözaltında olan yoldaşlarımızdan birinin gözleri dakikalarca bağlanarak işkence sürdürüldü.

Basın açıklamasında gözaltına alınan öğrenciler aynı gece ifadelerinin ardından serbest bırakıldı. Ancak operasyon büyümeye devam etti. Bugüne kadar 14’ü ev ve yurt baskınlarında olmak üzere toplamda 21 öğrenci gözaltına alındı, 10’u serbest bırakıldı, 11 öğrenci hala gözaltında.

Gözaltına Alınan 5 Öğrenci MFT Üyesi!

Ev ve yurt baskınlarıyla gözaltına alınan öğrencilerden 4’ü Marksist Fikir Toplulukları üyesi. Noyan, Sevde, Denizhan ve Ada yoldaşlar hala gözaltında bekletiliyor.

Perşembe günü üniversitede gözaltına alınan MFT üyesi Tilbe Akan ise serbest bırakılmıştı.

Terör Manipülasyonu: Dosyayı Güvenlik Şube Takip Ediyor!

Erdoğan’ın talimatları sonucunda medya ve sosyal medyada operasyonların terör örgütü çökertircesine yapıldığı şeklinde bir manipülasyon gelişse de, dosyayı emniyetin “güvenlik şubesi”nin toplumsal olaylarla ilgilenen birimleri yürütüyor. Buna rağmen Cumhurbaşkanı Erdoğan, AKP Genel Başkanı sıfatıyla, kitlesine gazı verdikçe veriyor, terörist öğrenciler diyor, komünist öğrencileri barındırmayacağız diyor…

Erdoğan Hedef Gösteriyor, Suç İşliyor!

Tayyip Erdoğan bir süredir katıldığı AKP il ve ilçe kongrelerinde, kitlesini coşturmak için Boğaziçi’li sosyalist, devrimci öğrencileri diline doladı. Gazı verdikçe verdi. “Komünist öğrencileri üniversitelerde barındırmayacağız” dedi. “Bunlar terörist, gereğini yapacağız” dedi.

Erdoğan’ın bu sözleri yargılamayı etkilemek açısından suç elbette. Ama Erdoğan bu suçu ilk defa işlemiyor. Türkiye gündemini takip eden herkes çok kere bu suça bizzat tanık olmuştur.

Öte yandan Erdoğan bu tarz söylemlerle hem savcılık-emniyet, hem de üniversite yönetimi üzerinde baskı oluşturuyor. Elbette meydanlarda, kongrelerde söylenenlerin yanında el altından da Saray menşeili talimatlar gidiyor.

Unuttukları Bir Şey Var: Öğrenciler Suçlu Değil!

Sahte sosyal medya hesaplarından cumhurbaşkanına kadar bütün iktidar öğrencileri “suçlu” gibi göstermeye çalışsa da ortada ne bir suç var ne de olmayan bu suça uydurabilecekleri deliller. Boğaziçili öğrenciler kavgaya karışmadı, herhangi bir terör örgütü lehine beyanda bulunmadı. Sadece Afrin bahanesiyle yapılan provokasyona karşı durdular. “Savaşa karşı çıkmak” diye bir suç olmadığını da tekrar hatırlatmak gerekiyor.

Nitekim 19 Mart Pazartesi günü yaşanan olayda üniversitenin yöneticileri ve hocaları olaya müdahil olmuş ve provokasyonu sona erdirmişti.

Savcılık OHAL bahanesiyle gözaltı sürecini mümkün mertebe uzatsa da, dosyada gizlilik kararı vermiş olsa da ellerinde, öğrencileri özgürlüklerinden mahrum bırakacak bir delil bulunmamaktadır.

Sosyalist Emekçiler Partisi: “Yoldaşlarımız Baş Eğmez!”

Gözaltında olan 4 yoldaş için açıklama yapan Sosyalist Emekçiler Partisi şunları söyledi:

“Yoldaşlarımız sahip oldukları imkanlara rağmen kariyer yapmak, zengin olmak, bozuk düzende mevki kapmak yerine emekçi halkın ve ezilenlerin sesi olmak için mücadele eden yiğit devrimcilerdir. Bugün Türkiye’de AKP iktidarına muhalefet edenleri kan banyosuyla tehdit eden çete elebaşları el üstünden tutulurken, 13 yaşındaki çocukların kafasını kesen ÖSO’cular kahramanlaştırılırken devrimciler terörist ilan ediliyor. Bilinmelidir ki Mustafa Suphi’lerden Denizlere bizim geleneğimiz baş eğmez. Baskılar bizi yıldıramayacaktır. Tüm emekçi halkımızı mücadelemize destek olmaya çağırıyoruz!

Gözaltılar Serbest Bırakılsın!”

Gözaltındaki Sosyalistler İçin Uluslararası Dayanışma

Gözaltındaki sosyalist öğrenciler için çok sayıda ülkede sosyalizm mücadelesi yürüten yoldaşlardan destek geldi.

Arjantin’den Convergencia Socialista de Combate örgütü, darbenin yıldönümünde yapılan mitingte gözaltındaki MFT’li yoldaşların fotoğraflarını ve “Yoldaşlara Özgürlük” yazılı dövizleri taşıdı. Ayrıca Arjantinli yoldaşlar, Türkiye’de diktaya direnen tüm ilerici güçlere selam gönderdiler.

Yunanistan’dan OKDE Spartakos örgütünden de dayanışma geldi. Yunanistanlı yoldaşlar bir video çekerek gözaltındaki yoldaşlara özgürlük talebini yükseltti. Özgürlük çağrısı Yunanistan devrimci solunun önemli merkezlerinden Politeknik’te yapıldı: 

“22 Mart Perşembe günü, polis güçleri İstanbul’da iki kez Boğaziçi Üniversitesi’ne baskın düzenledi ve birçok öğrenciyi gözaltına aldı. Bunların arasında, geçtiğimiz günlerde aralarında Erdoğan ve hükümetin en sağcı destekçileri ile karşı karşıya gelmiş olan MFT’li yoldaşlarımız vardı. Bu video, 1973 Kasım’ında öğrencilerin diktaya karşı ayaklandığı Politeknik Üniversitesi’nin tarihi merkezinde çekildi. Bu tarihi merkez,diktaya karşı işçi sınıfı ve gençlik mücadeleleri için çok büyük bir önem taşıyor. Bu videoyu burada yayınlıyoruz çünkü üniversitelerin eleştirel düşünce için serbest bir alan olması gerektiğini, ordunun, hükümetlerin ve içlerindeki devlet aygıtlarının sansürünün yeri olmadığını vurguluyoruz. Doğu Akdeniz’i kasıp kavuran savaşa muhalif olan devrimcilerin HİÇBİRİ TERÖRİST değildir. Tüm tutukluların derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz ve bu barbarca savaşa karşı gösteri yapma haklarını destekliyoruz. Tüm devrimcilerin derhal serbest bırakılsını talep ediyoruz! Yaşasın halkların kardeşliği!”

 

Almanya’da mücadele yürüten Klasse Gegen Klasse örgütünden yoldaşlar da bir video ve açıklamayla gözaltındaki yoldaşlara destek oldu, özgürlük talebini yükseltti:

“Bizler Berlin’in farklı  üniversitelerinde KlasseGegenKlasse etrafında örgütlenen öğrencileriz. Geҫtiğimiz günlerde Boğaziҫi Üniversitesi öğrencileri, üniversitede türk ordusunun ve onun cihatҫı müttefiklerinin Afrin’deki zaferini kutlayan faşist ҫetelere karşı ҫıktıkları iҫin Erdoğan’ın emriyle tutuklandı. Buradan tutsak yoldaşlarla sonsuz dayanışmamızı ilan ediyoruz.
Alman devletindeki Kürt ve Türk aktivistlerin maruz kaldığı baskıları, gösteri yasaklarını, ev baskınlarını, soruşturmaları ve Alman devletinin Türkiye’ye olan silah satışlarını mahkum ediyoruz.
Tutuklanan Boğaziҫi öğrencileri başta olmak üzere Türkiye ve Almanya’da Erdoğana, AKP rejimine ve Afrin’de başlatılan savaşa karşı ҫıkan tüm siyasi tutukluların derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz.
Yaşasın enternasyonal dayanışma!”

Gençlik Örgütleri: Sosyalist Gençler Susmayacak!

Boğaziçili öğrencilere yönelik başlatılan cadı avına karşı bugün Gençlik Örgütleri bir basın toplantısı düzenledi. Marksist Fikir Topluluğu, Öğrenci Kolektifleri, Kaldıraç, Yeni Demokrat Gençlik, Emekçi Hareket Partisi Gençliği, Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu ve Öğrenci İnsiyatifi tarafından düzenlenen toplantıda şu vurgu öne çıktı:

“Öyleyse çabalarınız boşuna. Uydurma gerekçelerle gözaltına aldığınız dostlarımızı, yoldaşlarımızı derhal serbest bırakın! Sosyalistleri terörize edip sindiremezsiniz! Her sömürü-savaş-baskı politikanızın karşısındayız!
Baskı ve operasyonlarla farklı beklentiler içine giren iktidara ve ortaklarına karşı bir çift sözümüz var; kurduğunuz düzenin eli sopalı yiyicileri olabilirsiniz, kendinizi çok kudretli sanabilirsiniz, ama Şeyh Bedreddin’lerden İnce Memed’lere bir direniş tarihi olan bu toprakları susturamazsınız. Soma’da 301 madenci ölüme yollanıyorken, iş cinayetlerinde rekorlar kırılıyorken, bir avuç parababasıyla kendi oligarklarının kesesini dolduruluyorken, Kürtler-Aleviler eziliyorken, kadınlar-laikler dışlanıyorken, gençler geleceksizliğe mahkum ediliyorken bizleri biter mi sanıyorsunuz! 
Mustafa Suphi’lerden Denizlere bizim geleneğimiz bitmez ve baş eğmez.”

KATEGORİLER
ETİKETLER