SEP-G: Grev Sesleri Çoğalıyor! Dayanışmayı Büyütelim!
Bursa Karacabey’deki Nestle Gıda fabrikasında 21 Haziran’da başlayan grev 8. Gününe girerken, Nestle’nin de ortak olduğu Erikli Su fabrikasında da grev kararı asıldı. Tekgıda-İş Sendikası’na üye Erikli Su işçileri 12 Temmuz günü greve çıkacak. Yine toplu sözleşme sürecinde olan Nestle Su fabrikasında da toplu sözleşme masasında benzer bir tıkanma ve grev kararı bekleniyor. İstanbul’da Beşiktaş Belediyesi’nde toplu sözleşme masasından grev kararıyla kalkan Genel İş Sendikası dün grev kararını Belediye’ye asarken, Zonguldak’ta maden işçileri özelleştirmeye karşı mücadeleye hazırlanıyor. Avcılar Belediyesi işçilerinin direnişi ise ikinci ayı devirmek üzere.
Hükümetin ve sermayenin emek düşmanı saldırıları yoğunlaşırken, pek çok fabrika ve işyerinden grev ve direniş haberleri gelmeye devam ediyor. Hak talepli mücadeleler öne çıkarken, Zonguldak’ta maden işçileri özelleştirme saldırısına karşı mücadeleye hazırlanıyor. Öte yandan uzun süredir devam eden irili ufaklı işçi direnişlerinin önemli bir kısmında sendikal hakların tanınması ve uygulanması talebi göze çarpıyor.
Gerçekleşen direnişlerde öne çıkan vurguların başında ise mücadele etmenin zorunluluğu ve sınıf dayanışmasının önemi geliyor. Örneğin işçi ailelerinin, işsiz kalma korkusundan yola çıkarak direnişten uzak durma telkinleri, son zamanlardaki direnişlerde yerini direnişe aile boyu desteğe bırakıyor. Greve ve direnişe başlayan işçilerin neredeyse ilk sözlerinden biri ise mücadelenin ancak dayanışmanın büyütülerek kazanılacağı oluyor.
Fransa’da işçi haklarına yönelik Türkiye’dekine benzer saldırıların gündeme gelmesi üzerine, emekçiler aylardır sokaklarda. Defalarca genel grev gerçekleştirildi. Sendikaların ilan ettiği genel grevler bir gün ile sınırlı olsa da, sendika üyesi işçiler grevler esnasındaki radikal ve kararlı eylemleriyle Fransız sermayesine ve hükümetine korku salıyor.
Fransa işçi sınıfının gösterdiği yol, bize ışık tutuyor. Gerçek kazanımlara ulaşabilmek için Türkiye işçi sınıfı olarak kararlı ve radikal bir mücadeleye hazırlanmamız gerekiyor. Ücret ve hak taleplerinin yanı sıra, emekçilerin gündeminde kiralık işçilik, kıdem tazminatının gasp edilmesi, zorunlu bireysel emeklilik dayatması gibi konular var. Bu saldırılara göğüs gerebilmek için sınıf dayanışmasının büyütülmesi ve sınıf mücadelesi hattında politik bir mücadelenin örgütlenmesi gerekiyor.
Sosyalist Emekçiler Partisi Girişimi tüm emekçileri ve gençliği, geleceğimize sahip çıkmaya çağırıyor! Grevde ve direnişte olan işçilerle dayanışmayı büyütelim, sınıf mücadelesinin megafonunu yaratalım! İşçi sınıfı kazanacak!