Kürt illerindeki yasaklar, baskılar ve katliamlar devam ediyor. Türkiye İnsan Hakları Vakfı’nın duyurduğu verilere göre, 16 Ağustos 2015 ile 11 Aralık 2015 tarihleri arasında 17 ilçede toplam 52 kez süresiz, gün boyu sokağa çıkma yasakları ilan edildi. En uzun sokağa çıkma yasağı toplamda 14 gün boyunca devam etti. Sadece 1 Ocak – 5 Aralık 2015 tarihleri arasında çatışmalar nedeniyle toplamda 523 kişi hayatını kaybetti. Ölenlerden 352’sini asker ve polislerin kurşunlarına hedef olan YDG-H militanları ve sivil halk oluşturuyor. Toplamda ölen sivil sayısının 160 olduğu duyuruldu.

Tüm bunların yanında, hayat Kürt illerinde geride kalanlar için daha da zor! Sokağa çıkma yasağı ilan edilen bölgelerdeki birçok mahallede elektrik yok, su yok, temel gıdalara ulaşım son derece zor. İnsanlar el arabalarıyla yaşayabilecekleri gıdaları temin etmeye çalışıyorlar. Çoğu evde kurşun delikleri var. İnsanlar, kurşunlara hedef olmamak için banyolarında uyumaya çalışıyor. Yaşananları protesto edenler ise biber gazlarıyla, plastik mermilerle, boyalı sularla sindirilmeye çalışılıyor. Daha dün, Diyarbakır’da bu zulme dur demek isteyen 2 genç katledildi.

Özgürlük Gelecekmiş!

Hâl böyleyken AKP’li muktedirler sokağa çıkma yasağı uygulamalarını, katliam politikalarını savunmaya devam ediyor. Bulgaristan ziyareti öncesinde Esenboğa Havalimanı’nda basın toplantısı düzenleyen Ahmet Davutoğlu, Kürt illerinde yaşanan tecrit ve katliamla ilgili şunları söyledi: “Siyaset yapmak isteyene siyaset kapısı açık. Görüş beyan etmek isteyene görüş kapısı açık. En aykırı fikri savunmak isteyene hodri meydan, savunsunlar. Ama belli ilçelerimizde sanki Irak ve Suriye’de olduğu gibi manzaralar yaşatabileceklerini düşünenler, o ateşi Türkiye’ye yaymak isteyenler bilsinler ki bütün güvenlik birimlerimize hükümetimizce verilen talimat açıktır. Bu ateş çemberinin içinde Cizre’yi de Silopi’yi de bütün ilçelerimizi, vatan toprağının her bir karışını, tam bir huzur ve istikrar, özgürlük alanı haline getireceğiz.”

Kürt İllerinde Yaşanan Katliamlara Ses Ver!

Katliamların sona ermesinin tek yolu ortak mücadele hattının kurulabilmesidir. AKP zihniyeti, kendisine karşı harekete geçen; katliam politikalarını, hırsızlıkları, yolsuzlukları teşhir eden tüm kesimlere karşı biber gazı, cop ve hatta gerektiğinde mermi kullanmaktan kaçınmayacaktır. Gezi’de Abdocan’ı, Ethem’i, Berkin’i, Ali İsmail’i katledenler, bugün Silvan’da, Cizre’de, Sur’da kardeşlerimizi katlediyorlar. Yaşananlara sessiz kalmak, yeni katliamlara kapı aralamakla eş değer olacaktır! “Kürt ulusuna özgürlük” şiarıyla AKP’nin katliamcı politikalarına karşı sesimizi yükseltelim!

Bijî Biratiya Gelan!

Yaşasın Halkların Kardeşliği!