İran “Devrimci Marksist Akım” Örgütünden Bildiri

İran “Devrimci Marksist Akım” örgütünün yaşanan son halk hareketine dair bildirisini yayınlıyoruz:

Reformistler, Yobazlar, artık bitti!

Bir işçi genel grevi rejimi devirmenin sırrıdır!

Bildiri No: 2, İran Devrimci Marksist Akım (30 Aralık 2017)

İran’ın çeşitli şehirlerinde yaşanan protestoların ardından bugün, 30 Aralık 2017, Tahran’da mücadeleci ve militan tüm güçlerin de katılımıyla olaylara müdahil olmak için çok daha büyük bir eylem organize edildi. Spesifik sloganlara dayanarak, güvenlik endişelerini de göz önünde bulundurarak, Tahran eylemlerinde aktivist emekçilerin aktif katılımının ve militan gençliğin varlığının önemli olduğuna inanıyoruz. Ancak, şimdiki eylemlerde ve gelecek eylemlerde Tahran’da ve diğer şehirlerde, slogan ve taleplerimizin bir yandan var olan bilinç durumuyla ilişkili olmasını diğer taraftan da kapitalist sistemi yıkmaya ve işçi devleti kurmaya yönelik bir bilinci açığa çıkartması gerektiğine inanıyoruz.

Eylemlere dair önerilerimiz şunlardır:

1) Sokak gösterilerinin ve eylemlerin işçi hareketiyle bağlanması. Emperyalist kapitalist sistemin yıkılmasına götüren 1979 Şubat Devriminin deneyimi sadece işçilerin genel grevlerinin, özellikle Ulusal Petrol Şirketi işçilerinin genel grevinin Şah’ın hükümetinin yıkılmasını garanti altına alabildiğini gösterdi. Petrol vanalarının petrol işçileri tarafından kapatılması kapitalist sisteme büyük zarar verdi ve büyük kitleleri asıl hedef olan Şah’ı devirmeye yönlendirdi. Bu nedenle, protestolarla işçi hareketini birleştirmek bizim temel müdahale amacımızın merkezinde olmalıdır.

2) Sistemi devirmek ve değiştirmek. Sadece bu hükümeti devirmek isteyen ve gelecek hükümetin doğasıyla ilgili sessiz kalan burjuvazinin çeşitli tonlarından farklı olduğumuzu göstermek için, propagandalarımızda ve sloganlarımızda kesinlikle hükümeti devirdikten sonra gelecek hükümetin doğasına dair net görüşler belirtmeliyiz.  Sloganımız kapitalist sistemin yıkılması ve işçi devletinin kurulmasıdır! Ancak, bu kapitalist rejimin diğeriyle bir başka kapitalist rejim ile değişmesini savunan ve kapitalist devletin korunmasını talep eden akımlar bu temel slogandan özellikle kaçınmaktadır.

3) Protestoların devamlılığı adına mahalle birimlerinin kurulması. Kitle protestolarının devam edebilmesi için mahallelerde güvenilir insanlardan oluşan gizli hücreler organize edilmelidir. Bu hücreler, eylemleri organize etme ve sonrasında ne olacaksa onu takip etme görevini almalı. Sonuç olarak, sokak hareketinin gerilediği ve ilerlediği dönemlerde bu hücreler aktif kalacak ve sokak hareketinin nabzını tutacaklardır. Bir geri çekilme gerekli olduğunda bir süre sonra bu geri çekilmeyi bir karşı atağa dönüştürebilmeliler. Mahalle hücreleri fabrikalardaki öncü işçilere ulaşmak için bir araç olabilir ve işçi grevleri ve sokak protestolarını koordine edecek bir rol üstlenebilir.

Sokak protestolarını işçilerin genel greviyle birleştirelim!

Kapitalist devleti yıkıp işçi devletini kuralım!

Fabrikalarda ve mahallelerde gizli işçi hücreleri kuralım!

Mahalle ve fabrika hücrelerini kurmak için İşçilerin Hareketi Komitesiyle telegram üzerinden bağlantıya geçin.