“Allah’ın Lütfu” AKP İçin Belaya Dönüşebilir!

“Allah’ın Lütfu” AKP İçin Belaya Dönüşebilir!

Tayyip, 15 Temmuz darbe girişimini “Allah’ın lütfu”  olarak nitelemişti. Şu ana kadar AKP bu “lütfu” sınırına kadar zorladı. Devletin sadece Ocak ayına kadar verdiği rakamlar bile korkunç. Fethullahçı oldukları iddiasıyla sadece geçtiğimiz Ocak ayına kadar  125 bin 485 kamu görevlisi hakkında soruşturma başlatıldı. Soruşturma geçiren kamu görevlilerinin 94 bin 867’si ihraç edildi. Başka bir deyişle bugüne kadar 100 bini aşkın kamu emekçisi açlığa mahkûm edildi.

Rakamlar 12 Eylül darbesini bile geride bıraktı. 12 Eylül sürecinde toplamda  30 bin kişi “sakıncalı” olduğu gerekçesiyle işinden atılmıştı. Yani 15 Temmuz darbe girişimi sonrası işten atılanların sayısı, 12 Eylül’de ihraç edilenlerin sayısının 4 katından fazla. AKP kadroları “kandırıldık” diye işin içinden çıkarken hayatı boyunca Gülen Cemaati ile yüz yüze gelmemiş insanlar mağdur edildi. 

AKP tüm bu ihraçları, toplumsal muhalefete yönelik “temizlik” operasyonunu OHAL sayesinde yaptı. “Seçimlere OHAL ile mi girilecek?” tartışması kısa sürede son bulurken AKP, OHAL’i seçimden sonrasına da sarkıtma kararı aldı. Fiili başkanlık anlamına gelen OHAL ile keyfi uygulamaları devam ettirmek isteyen AKP için en kötü senaryo referandumdan “hayır” çıkması olacak. Bu ihtimali düşünerek adım atan AKP iktidarı, “hayır” çıkması durumunda toplumsal muhalefetin önünde açılacak yolu OHAL uygulamaları ile kesmeye çalışacaktır; fakat unutmayalım: 16 Nisan gecesi referandumdan “hayır” çıkarsa 17 Nisan sabahı bambaşka bir atmosfere uyanacağız. Toplumsal muhalefet süreci akışına bırakmak yerine referandum sürecindeki enerjiyi referandumdan sonraya da sarkıtabilirse AKP ne yaparsa yapsın açılan kanalları tıkayamaz.

Tersine, “evet” çıkması ihtimalinde, moral-motivasyon düşüklüğünü, ölü toprağının oluşmasını engellemek temel görevimiz olmalıdır. Ayrıca, 16 Nisan’a kadar koşar adım gitmek çok önemli. “Anketlerde nasıl olsa öndeyiz; referandumu kazanacağız” rehaveti, rüzgârı bir anda tersine çevirebilir.  Tayyip’in “Allah’ın lütfu” olarak nitelediği süreç, toplumsal muhalefet açısında bir lütuf olabilir. Her şey bize bağlı.

bolsevik.org

KATEGORİLER
ETİKETLER