Eskişehir Saldırısı: Aşırı Sağ ve Toplumsal Çürüme – Aze Eylül Aytekin

Eskişehir Saldırısı: Aşırı Sağ ve Toplumsal Çürüme – Aze Eylül Aytekin

Geçtiğimiz günlerde Eskişehir Uluönder Mahallesi Rauf Orbay Caddesi’nde bulunan çay bahçesine kafasında kask, belinde balta, yüzünde maske ve üzerinde hücum yeleğiyle gelen Arda K.(18), çay bahçesinde oturan 5 kişiyi bıçakladı. Saldırgan kısa süre sonra yakalandı. Saldırıyı gerçekleştiren Arda K.’nın sosyal medya paylaşımlarına ve tanıklıklara bakıldığında toplumda esen aşırı sağ rüzgarın, sosyal medyada cirit atan aşırı sağcı fenomenlerin ve akımların özellikle genç nesilleri nasıl zehirlediği açıkça görünmektedir.

İktidardan gelen açıklamalarda ilk elden tabiki Arda K.’nın bilgisayar oyunlarından etkilendiği öne sürüldü. Toplumdaki her sorunu, her eleştiriyi yasaklarla baskılamak isteyen iktidar belki de bunu yeni yasakların bir bahanesine dönüştürecektir. ancak yasaklanamayacak olgular Eskişehir’deki saldırılara benzer vakaların yeniden yaşanmasını kaçınılmaz kılıyor. Son yıllarda Ümit Özdağ’ın popülerleşmesi, mülteci düşmanlığının yayılması ve Türkçü düşüncelerin gençler arasında yaygınlaştığını göz önünde bulundurursak Arda K. Yalnız bir bilgisayar oyunundan etkilenmiş olamaz. 

Dahası iktidar sözcüleri hemen her gün sokak hayvanları, LGBT bireyler, ezilen halklar ve toplumun muhalif kesimleri başta olmak üzere nefret söylemlerini toplumun üzerine boca etmesi gençlik içerisinde de yankısını buluyor. Dünyası yoksulluk, işsizlik, geleceksizlik ve çatışmalarla çevrelenmiş gençlik düzene alternatif sol seçeneklerin zayıf kaldığı ölçüde aşırı sağın ve beka söylemlerinin etkisi altına giriyor; öfkesini düzene değil kendinden daha zayıf gördüğü kimliklere yöneltiyor. Çeteleşmenin her yanı sardığı, uyuşturucunun okul bahçelerinde cirit attığı bir ortamda gençlik için çıkış yolları daralıyor. Jahrein gibi sağcı sosyal medya şarlatanlarının gençliğin idolü haline gelmiş olması bu tablonun bir sonucudur.

Sosyal medyada yayılan bilgiler de Eskişehir saldırganının uzun zamandır Telegramda bir grubunun olduğunu ve bu grup üzerinden kendilerini “Türkçü” olarak tanımlayan gençlerle beraber saldırgan söylemler üzerinden çeşitli konuşmalar gerçekleştirdiğini ortaya seriyor.

Yalnız bu değil. Eskişehir’de Ataman Kardeşliği adlı ırkçı bir grubun hem silahlı eğitimler gerçekleştirdiği hem de Telegram grupları üzerinden örgütlenmeye çalıştığı görüldü. Telegram grubundaki insanların bulundukları şehirlerde örgütlenme yapması ve kendisiyle beraber 5 kişi olduklarında o şehrin teşkilatının kurulacağı konuşulmuş, gruptaki insanların zaman zaman bulundukları şehirlerde sokaklarda saldırgan davranışlar sergilemesi istenmiştir.

AKP iktidarı; 20 yıldır toplumu, gençleri yozlaştırmak için elinden geleni yapıyor. MHP’si, Ümit Özdağ’ın Zafer Partisi gibi faşist oluşumlar, AKP eliyle yükseltilen İslamcı tarikatlar da bu işe çanak tutuyor. Burjuva muhalefet ise bu kimlik kamplaşmasının gençleri zehirlemesine engel olacak tek bir adım atmazken; toplumun sola kayışına zemin hazırlayacak eylemlilikleri AKP’ye ve Erdoğan’a yarayacağı gerekçesiyle yıllardır kötülemekle meşgul.

Sonuç olarak Arda K. Yalnız bir bilgisayar oyunundan etkilenmedi. Bu tarz saldırganların önümüzdeki süreçte artmaması için toplumsal öfke büyümeli ve doğru araçlarla düzeni değiştirmeye kanalize edilmelidir. Solun, sosyalizmin alternatif haline gelemediği her koşulda bu öfke gençlikten başlayarak tüm toplumu çürüyen yollara itecektir.

KATEGORİLER

Yorumlar

(0)