Zeki Alasya'dan Geriye Kalan: "Devekuşu Kabare"

Sinema ve tiyatronun usta oyuncusu Zeki Alasya hayatını kaybetti. Zeki Alasya karaciğer rahatsızlığından dolayı 22 Nisan’dan bu yana hastenede tedavi görüyordu. Usta oyuncunun tedavi gördüğü hasteneden yapılan açıklamada, “Karaciğer hastalığı sebebiyle 22 Nisan 2015 tarihinden beri tedavisi devam etmekte olan Zeki Alasya bugün saat 10:32’de vefat etmiştir” denildi.

1943 yılında İstanbul’da doğan Zeki Alasya 1973’ten bu yana çok önemli yapımlarda sahne aldı. Özellikle 1980’li yıllarda Metin Akpınar ‘la birlikte kurdukları “Devekuşu Kabare”isimli tiyatro gösterileriyle darbe sonrası yasakçı zihniyeti eleştirdiler. Devekuşu Kabare’nin; Aşk Olsun, Beyoğlu Beyoğlu, Deliler, Dün Bugün, Reklamlar ve Yasaklar adlı oyunları önce ses kaydı, daha sonra video kaydı olarak yayınlandı. Ancak o dönemde görüntü ve ses kaydı yapılan “Geceler” oyununun tüm kayıtları Sansür Kurulu tarafından fazla “müstehçen” bulunduğu için yasaklandı. Buna rağmen Zeki Alasya, Metin Akpınar’la birlikte politik hicivlere devam etti.devekuşu kabare

Devekuşu Kabare’de sahnelenen bazı oyunların bugün gerçeğe dönüşmüş olduğunu da bu noktada özellikle vurgulamak gerekir. Kabarede sergilenen oyunlar 1980 döneminin ve sonrasının baskıcı ortamını hicvediyordu; fakat Devekuşu Kabare oyunlarına bugün bakıldığında, o gün eleştirilen noktaların aynen devam ettiği görülebilir. Hatta o gün güldürü unsuru olarak tasarlanan bazı olayların bugün gerçekleştiğini görmek mümkün. Örneğin AKM’nin yıkılması 30 yıl önce Devekuşu Kabare’de espri olarak yer aldı, bugün ise AKP iktidarı buna gerçekten niyetlendi.

Metin Akpınar: “Zeki Alasya Yarımdı!”

Zeki Alasya ile dostlukları her zaman en iyi şekilde devam eden ve yasaklanan oyunlarına rağmen yılmadan dönemin baskılarını Zeki Alasya ile birlikte ifşa eden Metin Akpınar, Zeki Alasya’nın ölümünün ardından yaptığı açıklamada “Zeki Alasya benim yarımdı. Yarım gitti, canım gitti. Herkes için büyük kayıp. Her ölüm gençtir ama Zeki çok genç öldü. Maalesef karaciğerde bir olumsuzluk oluşmuştu. Çok geç fark edilmişti, yapacak bir şey yoktu. Son zamanda hoş tutmaya çalışıyorduk. Olabildiğince rahat ettirmeye çalışıyorduk. 15 gündür çok kötü bir tablo vardı.”dedi.

Zeki Alasya gibi büyük bir üstadın yerinin doldurulmasının çok zor olduğunu belirmek gerekir. Darbe döneminin baskılarının anlatıldığı eserlerin yer aldığı Devekuşu Kabare’nin güncelliğini anlamak ve böyle eserleri yaşatmak; kuşkusuz Zeki Alasya’nın en çok isteyeceği şeylerin başında geliyordu!

KATEGORİLER
ETİKETLER