“Terörist” Olmayan Kaldı mı? Şimdiki Hedef Fehim Taştekin!

“Terörist” Olmayan Kaldı mı? Şimdiki Hedef Fehim Taştekin!

Kahta Sulh Ceza Hakimliği skandal bir karar aldı. Yazar Fehim Taştekin’in Rojava’yı tüm yönleriyle ele alan “Rojava; Kürtlerin Zamanı” kitabı “terör örgütü dökümanı” olarak gösterildi. Gösterilmekle kalmadı, her kitapçıda bulunan bu nitelikli kitapla ilgili Mersin İHD yöneticilerinin gözaltına alındığı operasyondan sonra yöneticilere “Fehim Taştekin’in kitabını nasıl temin ettiniz?” sorusu yöneltildi.

Uydurma bir karar alıp kitapları “terör örgütü  materyali” olarak fişliyorlar; ardından uydurdukları yalana  kendileri de inanıp her kitapçıda bulunan kitabın nasıl temin edildiğini soruyorlar! Yargıda çadır tiyatrosu dönemini resmen yaşıyoruz.

Lâfı fazla uzatmadan Fehim Taştekin’in konuyla ilgili Facebook’tan yaptığı açıklamayı yayınlayalım. Taştekin meseleyi her yönüyle net bir şekilde şöyle anlattı: “Rojava üzerine yazdığım kitap etrafında dönen garabetleri paylaşma gereği duydum. İzninizle birkaç maddede sıralayacağım:

Suriye’deki Kürtlerin yakın tarihini ve son süreci anlattığım “Rojava: Kürtlerin Zamanı” adlı kitabım maalesef mahkemece yasaklandı.

Diyarbakır’da tutuklanan Eğitim-Sen üyelerinin evlerinde el konulan “Rojava: Kürtlerin Zamanı” aldı kitabım aleyhte suç delili sayıldı.

Yine Ankara’da bir tweet yüzünden tutuklanan bir öğretmenin evinde kitabıma el konuldu ve bu kişi aleyhine suç delili olarak dosyaya girdi.

Değerli ağabeyimiz Aydın Engin Cumhuriyet davasından tutuklandığında da evinde bulunan aynı kitaptan dolayı ifade vermek durumunda kaldı.+

Mersin’de tutuklanan Av. Ali Bozan’a, evinde el konulan Rojava kitabından hareketle örgüt üyeliği isnat edildi.

Av. Bozan “Örgütsel kitabı bulundurmaktaki maksadınız nedir?”, “Kitap ile ilgili olarak suç duyurusunda bulundunuz mu?, “Kitap içeriğinde geçen örgütsel konular ile ilgili kimlere talimat verdiniz?” şeklinde akla zarar sorulara maruz kaldı.

Halbuki “Rojava: Kürtlerin Zamanı” yasal olarak basılmış ve herhangi bir soruşturmaya uğramamış bir kitaptı.

Belli ki birilerinin canını yakmak için delil icat etmeleri gerekiyordu ve Rojava adını taşıyan bir kitap işlerini görürdü.

Yasak olmayan bir kitabın suç delili sayılması abesle iştigaldi. Kaldı ki yasaklı bir kitabı bulundurmak da suç olamaz.

Sanırım yasal bir kitabı suç delili saymak gibi bir çelişkiyi ortadan kaldırmak için kitabı yasaklamaları gerekiyordu.

Kitabı yasaklamak da Kahta Sulh Ceza Hakimliği’ne düştü. Hükümde “terör örgütü niteliği taşıyan kitap” denilmiş!

İletişim’in avukatı bunun propaganda değil taraflara objektif yaklaşan bir araştırma kitabı olduğunu belirten itiraz dilekçesini verdi.

İşimiz gerçeğe tanıklık etmektir, olup biteni olduğu gibi yazmaktır. Gördüğüm ve duyduğum gerçeklere ihanet etmedim, etmeyeceğim.

En yakıcı gerçekleri yazmak suç olamaz. Bir kitap, okurları aleyhine suç delili olamaz. Bir kitap ‘terör örgütü’ olamaz.

Barıştan başka talebi olmayan insanları terör propagandası ile suçlamak ahlaksızlıktır. Başka diyebileceğim bir şey yok.”

bolsevik.org

KATEGORİLER
ETİKETLER