SEP'ten 1 Eylül Mesajı
Türkiye ve tüm dünyadaki emekçiler bu yıl da 1 Eylül’ü savaş ve göz yaşı içerisinde karşıladı. Komşu ülkeler Suriye, Irak, Ermenistan, Azerbaycan ve Ukrayna devam eden savaş ve iç savaşlarla kanamaya devam ediyor. Çevre ülkeler Filistin, Yemen, Afganistan ve Libya’da da maalesef oluk oluk kan akmaktadır. Biz de kanamaya devam ediyoruz. Kürt illerinde devam eden çatışmalarda durmaksızın kan akıyor. Türkiye’de burjuva düzen ve genel olarak bir dünya sistemi olan emperyalist kapitalizm, Kürt sorununda mutlak anlamda çözümsüzdür ve bunun acısını on milyonlarca emekçi gün ve gün çekmektedir.
Kapitalist sömürü düzeni bu savaşları sürdürmek ve insanları ölmeye ve öldürmeye gönderebilmek için etnik, dinsel ve mezhepsel nefreti her seferinde yeniden örgütlemek zorundadır. Böylelikle aslında çıkarları bir olan emekçiler birbirlerine düşürülmekte öfkelerini esas düşman olan emperyalist kapitalizme değil, kendi sınıf kardeşlerine yönlendirmektedir. Böylelikle sistem karşıtı kanallara kayabilecek emekçiler ve gençliğin dev enerjisi bu sayede kör nefret üzerinden örgütlenen iç savaşlardaki boğazlaşmalarda harcanmaktadır. Emperyalizmin ayakta kalmasının sırrı budur. Yoksul ülkelerdeki emekçiler kasıtlı olarak bu bataklığa itilmektedir. Neticede emekçilere düşen ırkçılık ve mezhepçilikle insanlıktan çıkmak ve büyük travmalara katlanmak oluyor.
Sosyalist Emekçiler Partisi, bu oyunu bozmaya kararlıdır. Halkların birbirlerine düşürülüp boğazlatılmasına karşı emekçilerin birliği mücadelesini örgütlemek zorunludur. Partimiz SEP, bu tarihsel görevi yerine getirmek için kurulmuştur. Emekçiler bu karabasandan çıkmak için milliyetçi, dinci, mezhepçi ayrılıkları kışkırtan odaklara karşı uyanık olmalıdır. Çözüm halkların kardeşliği ve işçilerin birliğinden geçmektedir. Düşmanımız şu ya da bu halk, şu ya da bu mezhep ya da din değil; kapitalist sömürü düzeni ve bu düzenin ağababalarıdır. Emekçiler Kürt sorununda özellikle uyanık olmalı, milliyetçi aldatmacaya kanmayıp Kürt sorunundaki savaş politikasına karşı çıkmalı ve Kürt emekçilerinin ezilmesine izin vermemelidir. Unutulmamalıdır ki Türk ve Kürt emekçiler, sanayi havzalarından itibaren birleşir ve sömürüye karşı mücadele ederse bu bozuk düzen kökünden sarsılmaya başlayacaktır.
YAŞASIN İŞÇİLERİN BİRLİĞİ HALKLARIN KARDEŞLİĞİ!
KAHROLSUN SÖMÜRÜCÜ ZORBALAR!
KAHROLSUN ABD EMPERYALİZMİ!
KAHROLSUN AYRIMCI AKP DİKTASI!
YAŞASIN ORTADOĞU BİRLEŞİK SOSYALİST FEDERASYONU!