Salgın Sürecinde Emekçiler İçin Hayatta Kalma Rehberi – Elif Altunay

Salgın Sürecinde Emekçiler İçin Hayatta Kalma Rehberi – Elif Altunay

Biliyorsunuz ki yaşamın kendisi de, yaşama dair birçok konu gibi sınıfsaldır. Kendi sınıfınız için yazılmış önerileri okuyarak bu süreçte hayatta kalabilirsiniz.

1) EL YIKAMAK:

Özellikle emekçiler için geçerli olan bu maddenin, kendini izole edebilen, çalışma ve geçim derdi olmayan sınıflar için geçerliliği düşüktür. Hükümet yetkililerinin de sıkça belirttiği üzere, virüsün yayılmasının her sabah milyonlarca insanın toplu taşıma kullanarak işe gitmeye devam etmesiyle bir alakası yoktur. Virüsün yayılması, herhangi bir korunma ekipmanı sağlanmadan işe gitmek zorunda bırakılan emekçilerin ellerini yeterli sıklıkta yıkamamalarından kaynaklıdır. Kolonya kullanmayı da unutmayın lütfen.

2) SOSYAL MESAFE:

Sıkça uyarısı yapılan konulardan biri olan sosyal mesafe, halkımızın bir türlü anlayıp dikkate alamadığı meselelerden biridir. ‘Kendinizi izole edin’ çağrısını sıkça duymasına rağmen, her sabah ısrarla tıklım tıklım araçlara binip aynı işyerine gidip kalabalıkta çalışmaya devam eden emekçiler var. Ayrıca kendisi işe giden ve evde sokağa çıkma yasağına tabi aile bireyleri olan (20 yaş altı, 65 yaş üstü, kronik hastalığı olan) çalışanlardan da, evdekilerle görüşmeme önerisinde bulunuyoruz. Bu konu da halkımızın hassasiyet göstermesi gereken bir husus.

3) E- FATURA:

Özellikle süresiz ücretsiz izne çıkarılan, işten çıkarılan ve yoksullukla başbaşa bırakılan emekçilerin sıklıkla sorduğu “Faturalarımızı, kiramızı nasıl ödeyeceğiz?” sorusuna açıklık getirmek isteriz. Cevap çok basittir: “İnternet üzerinden!” En düşük emekli maaşının 1500 TL’ye çıkarıldığı, 1000 TL’lik bayram ikramiyelerinin erken ödeneceği şu dönemde, bu konuda maddi bir zorluk yaşamayacağınızı düşünüyoruz. Hükümetimizin evden çıkmama konusunda gösterdiği hassasiyet ve duyarlılık ile tüm faturaların internet üzerinden ödenmesi mümkün kılınmıştır. Tabi bunu yapabilmek için öncelikle internet faturanızı ödemeniz gerekir.

4) VİRÜSE YAKALANMAMAK:

Maddeler arasında belki en hayati olanıdır. Sağlık bakanımızın da belirttiği gibi, eğer virüse yakalanmazsanız, aslında en büyük sorunu çözmüş olacaksınız. El yıkamak, kolonya kullanmak, aynı işyerinde çalıştığınız insanlarla aynı işyerinde bulunmamak, faturaları internet üzerinden ödemek ve aynı evi paylaştığınız risk grubundakilerle aynı evi paylaşmıyormuş gibi davranmak gibi hayati önem taşıyan önlemlere özenle uymanızı rica ediyoruz. Eğer bunları uygularsanız, virüse yakalanmama olasılığınız büyüktür demek isterdik ama diyemiyoruz. Fakat siz yine de bir yolunu bulup yakalanmayın. Bu en başta sizin için yararlıdır; çünkü enfekte olursanız, devlet hastanelerindeki yoğun bakım doluluk oranları karşısında zorlu süreçler yaşayabilirsiniz.

 

5) SABIR:

Erdoğan’ın da salıkverdiği gibi sabırlı olmanızı öneriyoruz. Bu madde ülkedeki ortalama bir emekçi için hayatın bir parçası olduğundan, nasıl sabredileceğini ayrıntılı açıklama gereği duymuyoruz. Durum zaten oldukça açık: Ya işe giderek kendinizin ve ailenizin hayatını tehlikeye atacaksınız, ya ücretsiz izne çıkarak açlıkla karşı karşıya kalacaksınız. Lütfen bu kadar basit bir durumu karmaşık hale getirmeyin. Fakat bu konuyla ilgili “Ekonomik İstikrar Kalkanı” paketinde açıklanan müjdelerimiz var! Eğer sabrederek veya başka bir yöntemle bu süreçten hem sağ hem sağlıklı; hem psikolojik hem de ekonomik olarak iyi durumda çıkarsanız otel konaklamaları ve havayolu ulaşımında KDV indirimi var! Yanlış duymadınız, üstelik koronadan dolayı sefalete terk edilen ve cebi boşalan tüm emekçilere kredide kolaylık ve düşük faiz imkanları geliyor. Sizde bu şans varken, sırtınız yere gelmez.

6) ÖRGÜTLENMEK:

Bu maddemiz, yine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da yakın zaman önce belirttiği gibi artık “…Hiçbir şeyin eskisi gibi gitmeyeceği, gidemeyeceği de açıkça ortadadır. Küresel ekonomik, siyasi ve sosyal düzende köklü değişiklikler yaşanması muhtemel yeni bir döneme giriyoruz.”

Mobbing, ekonomik kriz, işsizlik,esnek çalışma saatleri safsatası, geleceksizlik, güvencesiz çalışma koşulları, mezarda emeklilik ile yıllardır canından bezdirilen, patronun kâr kapısından başka birşey olarak görülmeyen emekçi sınıfı, tabii ki salgın krizinde ilk gözden çıkarılan, üstüne basılan, ortada bırakılan oldu. Bunların üstüne bir de geçim derdiyle, hayati risk korkusuyla evine sığamayan emekçiye ‘hayat eve sığar’ denilerek yüzsüzlükte tarih yazıldı. Peki bu konuda önerimiz ne? Çok basit: O tarihi tersine çevirmek! Sizlere zor gibi gözükebilir ancak ücretsiz izindeyken internetten fatura ödeyebilip, metrobüsle işe giderken sosyal mesafeyi koruyabilen siz yetenekli işçi sınıfı için örgütlenmek çok daha kolay olacaktır! Üstelik garanti veriyoruz ki, emekçiyi ne kolonya ne el yıkamak, sadece örgütlülük yaşatır!

KATEGORİLER