“Bir Anlık Öfkenin” Kaynağı Ne? – Elif Altunay
Şort giydiği için üniversite öğrencisi Asena Melisa Sağlam’a saldıran Ercan Kızılateş, 3 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldıktan sonra bugün tahliye edildi.
Ercan Kızılateş, savunmasında şöyle bir cümle kullanıyor: “Ramazan ayında bu şekilde giyinmenin yakışık almadığını söyledim.” Yani kendisi için Ramazan ayının önemli olmasından dolayı herkes onun gibi davranmak düşünmek giyinmek durumunda! Hatta bu zihniyetle, şort giydiği için hiç tanımadığı bir kadına şiddet uygulamayı kendinde hak görüyor. Bu tavır bir yerden tanıdık geldi mi? Tayyip Erdoğan’ın kendine has diktatörlük biçimi, uzun zamandır AKP ile hayatımızda olan siyasal İslam sosuyla birleşince ortaya ilginç ve tedirgin edici bir tablo çıkmış oldu.
Hikâyenin başına dönelim: Bir zamanların yoksul ve muhafazakâr semtlerinde beyaz çorap- pilavlı sohbet-badem bıyık üçlüsünü harmanlayarak büyümüş, 6.filoya secde etmesiyle ünlenmiş “abi”leri , bir gün iktidara geldiler. Bu iktidar seneler içinde gerek sol siyasetin yetersizliği, gerek halktan aldıkları destek, gerek “dış mihraklar”dan aldıkları yardımlarla bir hayli güçlendi, güçlendikçe sertleşti. Zaman içerisinde neoliberalizmin kendilerini besleyen, semirten gücüne karşı koyamadıkları için epey değiştiler. Artık daha iyi giyiniyor, pilavdan başka şeyler de yiyorlardı. Fakat üstlerinden atamadıkları – sadece onların değil -toplumun genel bastırılmış arzularının dışa vurumu olan bir sorunla yüz yüze geldik. Neredeyse hepsinin ağzından kadınlarla ilgili skandal açıklamalar duymaya başladık. Kadının hamileliği, kıyafeti, cinselliği,sokağa çıkma saati ve daha birçok konuyla ilgili kimi zaman sapkınlık ölçüsünde olan bu açıklamalar, kadına yönelik şiddet suçlarının cezasız kalma oranıyla paralel artıyordu.
AKP’nin kadına yönelik tavrı, tecavüzde bile kadını suçlar durumda olmakla birlikte, küçük çocukları tecavüzcüleriyle evlendirmek için yasa çıkaracak kadar nefret dolu ve teşvik ediciydi. AKP, kadını ezmek ve sindirmek için en temel strateji olan kadını eve kapatmayı, kadının tek “görevinin” çocuklarına bakmak olduğunu eylem ve söylem düzeyinde sürekli işledi.
Resmî verilere baktığımız zaman kadın işsizliğinin son yıllarda tırmanışa geçtiğini görmek bizim bu sorunu doğru okumamız açısından önemli bir gösterge. Özetlemek gerekirse, dolmuştaki şortlu kadına tekme atma isteği de, kendinde bu hakkı görüp ona tekme atmak da sanığın söylediği gibi “bir anlık bir şey” asla değildir. Ülkede uzun yıllardır süregelen ve gerek bilinçli, gerek bilinçaltının dışavurumu olan, kadına yönelik ezici, saf dışı bırakıcı politikaların yarattığı atmosferin özbeöz çocuğudur bu vakalar.
Tacizci ve tecavüzcüler serbest bırakılmak şöyle dursun tecavüze uğrayan kadın suçlu bulunuyorsa; görevi milletvekilliği, bakanlık, başbakanlık, cumhurbaşkanlığı olan kişiler işlerini bırakıp kadınların giyimleri, kahkalarıyla ilgili yorum yapma hakkı bulabiliyorsa; sıradan bir bir vatandaş da pekala dolmuşta, parkta hatta evinde şortla gezen kadına saldırma “hakkını” kendinde bulabilir. (Bu saldırılar muktedirler tarafından açıkça teşvik ediliyor.)
Tekrar ve ısrarla söylüyoruz: Kadına karşı şiddet, siyasi iktidardan bağımsız bir vaka değil. Bakın, AKP’nin kadın düşmanı vekilleri, bakanları, başbakanları 2002’den bu yana kadınlar için neler söylemiş:
TAYYİP ERDOĞAN: KADIN İLE ERKEK EŞİT OLAMAZ; FITRATA AYKIRI
Erdoğan I. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi’nde yaptığı konuşmada kadınla erkeği eşit konuma getirmenin fıtrata aykırı olduğunu söyledi!
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: “KIZ MIDIR, KADIN MIDIR BİLEMEM”
Erdoğan Başbakanlık döneminde Konya mitinginde, Hopa’daki olayları protesto etmek için tank üzerine çıkan ve polis müdahalesi sonucu kalçası kırılan Dilşat Aktaş için “O kadın, kız mıdır kadın mıdır?” ifadelerini kullandı.
MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK: “KADINLAR İŞ ARADIĞI İÇİN İŞSİZLİK YÜKSEK”
Maliye Bakanı Şimşek işsizlik ile ilgili yaptığı bir konuşmada “İşsizlik oranı niye artıyor biliyor musunuz? Çünkü kriz dönemlerinde daha çok iş aranıyor. Özellikle kadınlar arasında kriz döneminde işgücüne katılım oranı daha artıyor” ifadelerini kullanmıştı.
ANKARA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI MELİH GÖKÇEK: “ANASI ÖLSÜN!”
Melih Gökçek Samanyolu Haber’de katıldığı bir programda “Anası tecavüze uğruyorsa neden çocuk ölsün, günahı ne? anası ölsün öyleyse”ifadelerini kullanarak kadınlara olan bakış açısını bir kez daha dile getirdi.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU: “EVDEKİ İŞLER YETMİYOR MU?
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, kadınların “İş istiyoruz sayın bakanım” sözlerine karşılık olarak, “Evdeki işler yetmiyor mu?” yanıtını verdi.
FETVACI HOCA NUREDDİN YILDIZ: “KADIN ÇALIŞARAK FUHUŞA HAZIRLIK YAPAR”
Sosyal Doku Vakfı kurucusu ve başkanı Nureddin Yıldız, çalışan kadınları hedef alarak “Her çalışan kadın, gözü doymamış erkek demektir. Bir kadın çalışmayı tercih ederek fuhuşa hazırlık yapmış olur” ifadelerini kullandı.
ESKİ BAŞBAKAN YARDIMCISI BÜLENT ARINÇ: “KAHKAHA ATAN KADIN İFFETSİZDİR”
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, “Kadınsa o da iffetli olacak. Mahrem namahrem bilecek. Herkesin içerisinde kahkaha atmayacak, bütün hareketlerinde cazibedar olmayacak” ifadelerini kullandı.
ŞARKICI UĞUR IŞILAK: “KADININ FITRATINDA KÖLE OLMAK VAR”
AKP’ye yakınlığıyla bilinen ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde Erdoğan için ‘Dombra’ şarkısını değiştirerek yazan Uğur Işılak, katıldığı bir televizyon programında “Kadının fıtratında erkeğe köle olmak var” ifadelerini kullandı.
AKP MİLLETVEKİLİ SEFER ÜSTÜN: “TECAVÜZE UĞRAYAN KÜRTAJ YAPTIRMASIN”
AKP Milletvekili Sefer Üstün, “Tecavüzcü kürtaj yaptıran tecavüz kurbanından daha masumdur” ifadelerini kullandı.
ÖMER TUĞRUL İNANÇER: “HAMİLE KADIN SOKAKTA DOLAŞAMAZ”
Kadınların çalışmasına da karşı çıkan Ömer Tuğrul İnançer hamile kadınlar için “Hamile kadınların sokakta gezmesi doğru değil” ifadelerini kullandı.
SAĞLIK BAKANI MEHMET MÜEZZİNOĞLU: “KADINLAR İÇİN TEK KARİYER ANNELİK”
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, 2015 yılının ilk bebeğni ziyaret ettiği sırada “Annelerin, annelik kariyerinin dışında bir başka kariyeri merkeze almamaları gerekir” ifadelerini kullandı.
ESKİ MİLLİ SAVUNMA BAKANI VECDİ GÖNÜL: “TÜRK KADINI EVİNİN SÜSÜDÜR”
Eski Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül “Türk hanımları evinin süsüdür, erkeğinin şerefidir, Batı kadınları maalesef ezilmektedir” ifadelerini kullandı.
Evet, açıklamalar böyle. Çıkartılan yasalar da cabası! Bu söylem ve eylemlerden sonra, kraldan çok kralcı olan kimi psikopatlar, kadınların kıyafetlerini, kahkahalarını, spor yapmalarını bahane ederek kadınlara saldırıyorlar.
Peki çıkış yolu nerede? Kadına yönelik bu cehennemden kurtulmanın yolu erkeklerden nefret etmek onlara karşı birleşmek olamaz. Ensar vakfındaki tecavüz skandalı için “Bir kereden bir şey olmaz” diyen Fatma Şahin gibi yüz binlerce kadın var bu ülkede. Kadınlar olarak gerçek özgürlüğümüz, bizi eve kapatıp erkeklerle aynı ekonomik, sosyal haklara sahip olmamızı kendisine tehdit olarak gören bu sistemin korkularını, sınıf mücadelesine katılarak gerçek kılmaktır.
bolsevik.org