Güneş Gümüş’ün Seçim Bildirgesi

Güneş Gümüş’ün Seçim Bildirgesi

Ankara 1.Bölge
BAĞIMSIZ DEVRİMCİ MİLLETVEKİLİ ADAYI GÜNEŞ GÜMÜŞ

Örgütlü Bir Halkı Hiçbir Kuvvet Yenemez!

Alınmayan önlemler, tekrar tekrar enkaza dönen kentler, dönüp dolaşıp içine batılan ekonomik krizler, boynumuzda bir gevşetilip bir sıkılan siyasi baskılar, ucuz emek cehenneminde örselenen hayatlar…

Nice nesil bu ülkede bu şartlarda ömür tüketti. Bütün bu acı deneyimlere rağmen Türkiye’de her siyasal kanat, bizleri kendilerince bir orta yola ikna etmeye, başka bir yolun var olmadığına inandırmaya çalışıyor.

Dönüp dolaşıp hiçbir yere gitmeyen bu çembere mahkum değiliz! Bize emekçilerden, gençlerden, ezilenlerden yana gerçek bir etki gerekiyor. Bu etki omuz omuza mücadele etmektir, dayanışmadır, yoldaşlıktır… Yeter ki orta yollarla yetinmeyelim, yeter ki akıl ve cesareti emekle birleştirelim. İşte o zaman bu kokuşmuş düzenin sonu gelecektir.

Bizler devrimciyiz, yeni bir düzen kurmaya geliyoruz. Bu yolda bize omuz verin!

Lise sıralarından beri devrimci mücadelenin neferi olan Güneş Gümüş sokakta, işyerlerinde, okullarda ve kent merkezlerinde yükselen eşitlik ve özgürlük mücadelesinin sesi olmak için bu seçimlerde adaylığını koydu. Sen de oy vermekle kalma, Güneş Gümüş’ün kampanyasına katıl, devrimin sesini birlikte yükseltelim!

ENKAZ DÜZENİ ÇÖPE SOSYALİZM ZAFERE!

NE İSTİYORUZ?

Servet Vergisi

Bu ülkede zenginler hep kayrılırken emekçilerin aldığı nefesten bile vergi alınıyor. Yoksuldan alıp zengine verme düzeni bitecek! Süper zenginlere artan oranlı servet vergisi getirilerek ek kaynaklar yaratılmalı, vergi yükü emekçilerin omuzlarından kaldırılmalı ve toplumsal kaynaklar toplumsal amaçlar için kullanılmalıdır

Kamulaştırma

Ekonominin can damarı olan enerji üretimi ve dağıtımı, havaalanları, demiryolları ve limanlar, bankalar, madenler ve telekomünikasyon şirketleri, özel hastane ve okullar, teknoloji ve bilişim şirketleri tazminat ödenmeksizin kamulaştırılmalı ve işçi yönetimine geçirilmelidir.
Özelleştirme adı altında haraç mezat, yerli ve yabancı patronlara peşkeş çekilen işletmelere yeniden el konulmalı, bu yağmacı özelleştirmeci zihniyet bir daha geri gelmeyecek şekilde ülkeden kovulmalıdır.

Her İşyerine Sendika, Sendika Ağalığına Son!

Türkiye’de sömürü çarkının en önemli bileşeni mevcut sendikal kanunlar ve hakim sendikal düzendir. Mücadeleci sendikaları engelleyen, emekçileri devlet ve iktidar güdümlü sendikalara mahkûm eden, grev hakkını kullanmaya engel olan, örgütlülüğün önüne barajlar diken gerici sendikal yasalar kaldırılmalıdır. Her türlü yolsuzluğu batan sendika ağaları ve sendika mafyaları tasfiye edilmelidir. Emekçileri örgütsüz ve savunmasız bırakan bu abluka dağıtılmalıdır.

Yoksulluğa Son!

Tüm ücretlerin her ay gerçek enflasyon oranında artırılacağı, açıklanan büyüme rakamlarına paralel olarak emekçilerin refah payı aldığı bir eşel mobil sistemi acilen devreye girmelidir.
Asgari ücret bir istisna olmalı ve yoksulluk sınırının üstüne çıkmalıdır. En düşük emekli maaşı ise asgari ücret düzeyine yükseltilmelidir. Güvencesiz ve esnek çalışma rejimine son verilmelidir! İşten çıkarmalar yasaklanmalıdır. Taşeron sistemi kaldırılmalıdır.

6 saatlik İş Günü

Türkiye çalışma saatlerinde rekorlara koşuyor! Haftada 40 saatlik işgünü on milyonlar için sadece hayal. Günlük çalışma saatleri, ücretlerde düşme olmaksızın 6 saate indirilmelidir. 6 saatlik işgücü ile hem işsizlik sorununu çözmeye katkı sağlayacak hem de emekçilerin biraz olsun nefes almasını sağlayacaktır.

İşten Atmalar Yasaklansın!

Ücretsiz ve Nitelikli Eğitim ve Sağlık

Özel hastaneler ve özel okullar derhal kamulaştırılmalı, eğitimin ve sağlığın kalitesi hızla yükseltilmeli, bunun için gerekli kaynaklar derhal ayrılmalıdır.

Kadınlar için Özgürlük ve Eşitlik

Dört duvar arasında ağır yüklerin altında yaşayan milyonlarca kadının hayatı değişmeden bu düzen değişemez. Emekçi kadınların sırtındaki ev işleri kamulaştırılmadan eşitlikten söz edilemez. Tüm iş yerleri ve mahallelere ücretsiz kamusal kreşler sağlanmalı ve kadın istihdamı arttırılmalıdır. Her mahalleye kamusal yemekhaneler kurulmalıdır. Şiddet gören kadınlara aktif korunma sağlanması ve yargıda cezasızlık zihniyetini çöpe göndermek için güçlü bir emekçi kadın sesi yükseltmek zorundayız. LGBTİ haklarını savunuyoruz.

Kürtler ve Aleviler İçin Eşitlik ve Kardeşlik

Uzun yıllar boyunca ayrımcılık, baskı ve katliamlara maruz kalan Kürtler ve Alevilerin talepleri kabul edilmelidir. Emekçileri ayrıştıran, eşitliği reddeden, yabancı düşmanlığı yapan, ırkçılığı ve şovenizmi güçlendiren odaklar dağıtılmalı, halk düşmanı faşist çeteler ezilmelidir. Toplumsal sorunların kaynağı olarak göçmenlerin hedef gösterilmesine son verilmeli ve tepkiler doğru hedeflere yani bozuk kapitalist düzene yönlendirilmelidir.

Emekçi Eylemlerinden İşçi Emekçi İktidarına
Bu düzene karşı gelişen her türlü emekçi eyleminin yılmaz savunucusuyuz. Protestolardan grevlere, meydanlardan iktidara yürümek zorundayız. Yeni bir işçi emekçi cumhuriyeti için İLERİ.

Özgeçmiş

Lise yıllarında devrimci fikirlerle tanışan ve o günden beri aralıksız şekilde fiili mücadelenin içinde olan Güneş Gümüş, 20 Nisan 1981 tarihinde emekçi bir ailenin çocuğu olarak Eskişehir’de doğdu. İlköğrenimini Eskişehir’de, orta öğrenimini ise okul birincisi olduğu Ankara’da tamamlamıştır. 1999 yılında ODTÜ Mimarlık bölümüne başlamış fakat ilgi alanlarının toplumsal alana daha çok kaymasıyla ODTÜ Sosyoloji bölümüne geçmiş ve bu bölümden yüksek onur derecesiyle mezun olmuştur. ODTÜ’de öğrenim gördüğü yıllarda öğrenci hareketinin liderlerinden birisi olmuş ve aynı zamanda Türkiye üniversite mücadele tarihinde önemli roller üstlenecek olan Marksist Fikir Toplulukları’nın (MFT) kurucu başkanlığını yapmıştır. 2004 yılında çıkmaya başlayan teorik Marksist Bakış Dergisi’nin sürekli üretim yapan yazarlarından birisi olmuştur.

ODTÜ’den mezuniyetinin ardından sınıf mücadelesinde de görevler üstlenmiş, Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) ve Eğitim Sen’de aktif bir şekilde sendikal faaliyetler yürütmüştür. Siyasi alanda da çalışmalarını ilerletmiş, 2009’da kurulan Sürekli Devrim Hareketi’nin (SDH) liderliğini üstlenmiştir.

Bu süreçte akademik çalışmalarını devam ettirmiş ve Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nde sosyoloji yüksek lisansını; Antikapitalist Müslümanlar’ın sol ile kurduğu ilişkiyi ele alan “Fatih ile Taksim Arasında: Müslüman Anti-Kapitalistler” adlı tezi ile tamamlamış ve aynı bölümde akademisyen olarak çalışmaya başlamıştır.

Türkiye’de devrimci Marksist hareketin inşa edilmesinde büyük emekleri olan Güneş Gümüş bu emeklerin bir ürünü olan Sosyalist Emekçiler Partisi’nin (SEP) 2016’daki kuruluşuyla genel başkanlığa seçilmiştir.

2016’da Kürt meselesinde savaş ve imha politikalarına karşı çıkarak Barış için Akademisyenler bildirisine imzacı olmuş ve bunun karşılığı olarak AKP iktidarınca akademisyenlikten ihraç edilmiştir. Yargının beraat kararına rağmen görevine iade edilmemiştir. Bu baskılar da Güneş Gümüş’ü durduramamış kuruluşunda yer aldığı Spartaküs Kültür Sanat Merkezi’nde (SKS) verdiği derslerle gençleri eğitmeye devam etmiştir. Egemenler, Güneş Gümüş hakkında açtıkları diğer siyasi davalardan da bir sonuç alamamıştır.

Aynı zamanda evli ve iki çocuk annesi olan Güneş Gümüş, halen Sosyalist Emekçiler Partisi Genel Başkanlığını yürütmektedir ve emekçilerin devrimine kadar soluksuz mücadele etmeye devam edeceğini vurgulamaktadır.

 

KATEGORİLER