Birleşik Metal-İş: OHAL İşçiye Ceza Olamaz!

Birleşik Metal-İş: OHAL İşçiye Ceza Olamaz!

Disk’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası, 13 Ocak günü gerçekleştirdiği “Grev Yasakları ve Sendikal Haklar Konferansı”nın sonuç metnini yayınladı. Sendikal hakların ve özellikle grev hakkının kullanımına yönelik saldırıların ve mücadelenin tartışıldığı konferansta “OHAL’e rağmen grev meşrudur, grev yasakları gayrı-meşrudur” vurgusu yapıldı.

OHAL ve emekçilerin mücadelesine ilişkin tespitlerin yer aldığı sonuç metninde, OHAL’in kaldırılması, grev yasaklarına son verilmesi, KHK ile suçsuz yere ihraç edilen işçi ve memurların işe iade edilmesi, gösteri yürüyüş ve miting yapma özgürlüğünün önündeki engellemelerin kaldırılması, tutuklu gazetecilerin serbest bırakılması gibi talepler dile getirildi.

Konferansın sonuç metninde yer alan satır başları şöyle:

Türkiye’de grev hakkı dünyanın başka yerlerinde olduğu gibi işçi sınıfının uzun mücadeleleri sonunda elde edilmiştir.

1961 Anayasası ile güvence altına alınan grev hakkı o günden bu yana sermayenin ve sermaye yanlısı hükümetlerin saldırısına uğramış ve sınırlanmak istenmiştir. AKP Hükümeti bu konuda, geçmiş hükümetlerin sıkı bir takipçisidir.

2016 yılından bugüne uygulanan OHAL sürecinde grev hakkı daha da kullanılamaz hale gelmiştir. OHAL işçi haklarının ve sendikal hakların kısıtlanmasının, kazanılmış hakların gasp edilmesinin bir aracı haline dönüşmüştür. 

Grev hakkı AKP döneminde en çok ihlal edilen temel haklardan biridir. AKP döneminde  toplam 13 grev, OHAL sürecinde ise 5 grev  Bakanlar Kurulu  kararı ile erteleme adı altında yasaklanmıştır.

15 Temmuz 2016 darbe girişimi sonrasında AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan “Şimdi grev tehdidi olan yere biz OHAL’den istifade ederek anında müdahale ediyoruz. Çünkü iş dünyamızı sarsamazsınız. Bunun için kullanıyoruz biz OHAL’i,” diyerek, OHAL’i patronların çıkarı için uyguladıklarını açıkça ifade etmiştir. Bu nedenle sermaye kesimlerinin OHAL’e karşı son dönemdeki çıkışları samimi değildir.

Özellikle 130 bin metal işçisini yakından ilgilendiren, MESS Grup Toplu Sözleşmesi süreci OHAL koşulları içinde yürütülmektedir. Geçmişten bugüne, MESS Grup  Toplu Sözleşmesi sadece metal işçileri için değil, ülkede  diğer işkollarında yürütülen tüm grup toplu sözleşmesi için emsal oluşturmaktadır. Bugün bir kez daha işkolunda metal işçilerinin grev hakkı tehdit altındadır.

Birleşik Metal-İş tarafından açıklanan metnin sonuç kısmında şu tespitler ve talepler yer aldı:

MESS toplu sözleşmelerinde grev kararının alınmasının hemen öncesinde düzenlediğimiz bu konferansta akademisyenler, sendikacılar ve IndustriALL’dan katılımcıların yapmış olduğu değerlendirmelerle, deneyimler, tespitlerle grev hakkının nasıl kapsamlı sınırlamalar ve baskılarla altında olduğunu ortaya koymuştur.  Tüm katılımcılar yasaklara karşı ortak bir mücadele hattının oluşturulmasının elzem olduğunu vurgulamıştır.

Bu konferansın ışığında;

  • Giderek demokrasiyi ve işçi haklarını ihlal eden bir uygulamaya dönüşen OHAL derhal kaldırılmalıdır.
  • Grev hakkının kullanımının önündeki tüm engeller kaldırılmalıdır.
  • Hükümet, Bakanlar Kurulu’nun geçmişte aldığı grev erteleme kararlarını mahkum eden Anayasa Mahkemesi kararlarını dikkate alarak keyfi grev ertelemelerine son vermelidir.
  • Anayasal bir hak olan sendikal örgütlenme hakkının önündeki engellerin kaldırılması, tüm çalışanlara grevli toplu sözleşmeli sendikalaşma hakkından yararlanması sağlanmalıdır.
  • Gösteri yürüyüş ve miting yapma özgürlüğünün önündeki tüm engeller kaldırılmalıdır.
  • OHAL gerekçe gösterilerek KHK ile suçsuz yere işten atılanlar işçiler ve memurlar işlerine iade edilmelidir.
  • Tüm ülkede anti-demokratik uygulamalardan vazgeçilmeli, yargının bağımsızlığı sağlanmalı, muhalefete yönelik baskı ve tutuklamalara son verilmelidir.
  • Sendikal haklar basın özgürlüğünün dışında düşünülemez. Keyfi bir şekilde tutuklanan gazeteciler derhal serbest bırakılmalıdır.
  • En nihayetinde OHAL’de grev, grev yasaklarına rağmen meşru, ertelemeler, yasaklamalar gayrimeşrudur. Çünkü işçi sınıfı haklılığını, meşruiyetini, anayasal ve yasal dayanaklarından ve tarihsel mücadelesinden almaktadır. İşçiler grev hakkını gerektiğinde çekinmeden kullanacaktır.
ETİKETLER