200 Sosyalist Yunan Askeri İzmir’de Anıldı – Ali Niyazi Erden

4 Ocak 2015’te İzmir’in Balçova ilçesine bağlı İnciraltı mahallesinde bir anma gerçekleşti.1921 yılında, tam da anmanın yapıldığı yerde 200 Sosyalist Yunan askerinin, Yunanistan Krallığınca kurşuna dizilmesi, Şair Tuğrul Keskin’in son kitabı Zito i Epanastasis (Yaşasın İsyan) ile yeniden gündeme taşınmıştı. Şair Keskin kitap için aşağıdaki açıklamayı yazmış:

 “…Kurulan mahkemeler 1920 yılının son günlerinde karar verdiler, bu bildirideki görüşlerinden vazgeçmeyerek “düşman”la savaşmayanlar ölecektiler. Bildiride imzası olan iki yüz yiğit insan görüşlerinden vazgeçmedi, boyun eğmediler zalime. (…) İçlerimizde yanık ve kıpkızıl iki yüz karanfil olarak taşınmaz mıydı bu yiğitler? Taşınırdı elbette. Çünkü onlar, Ege Denizi kararınca bu kıyıcıkta ölmüş ve kalplerimize gömülmüştüler.İşte bu kitapta okuyacağınız şiirler, 1921 yılının ilk günü, kardeşçe bir dünya özlemiyle Ege Denizi’nin kıyısına cansız bedenlerini bırakarak kalplerimize gömülen, iki yüz yiğit askerin anılarına ithaf ve bir unutuşa direniş için yazılmıştır…”

Yaşanan olayın arka planına bakacak olursak; 1. Dünya Savaşı patlak verdiğinde 2. Enternasyonal içerisindeki genel görüş emekçilerin savaşta ülkeleri yararına savaşa katılmalarını desteklemekken, Rusya’da Lenin ve onun öncülüğündeki Bolşevikler devrimci yenilgiciliğin savunuculuğunu yapmıştı. Buna göre esas düşman içerideydi, yani emekçiler savaşta diğer ülkelerin emekçileri ile karşı karşıya gelmektense, ülkede kendi burjuvazilerinin yenilgileri için uğraşmalılardı. Rusya’da hem merkezde hem de cephede bunun propagandası yapıldı. Aynı tutumu Yunanistan Komünist Partisi de sergiliyordu. Parti 1919’dan başlayarak Anadolu işgaline büyük direnç göstermiş, bu uğurda da 117 üyesi “vatana ihanet” suçlamasıyla Atina’da kurşuna dizilmişti. İlerleyen zamanda da İngiliz ve Yunan orduları ile İzmir’e gelen 200’den fazla Yunanistan Komünist Partisi üyesi, o dönemde İşgal Kuvvetleri Komutanlığı’nın merkezi de olan İnciraltı Sahili’nde aynı direnişi gösterirdiler ve yayınladıkları “Zito i Epanastasis” (Yaşasın İsyan) adlı manifesto ile işgale karşı çıktıklarını belittiler. Atina’daki yoldaşlarıyla aynı suçlama ile yargılanan sosyalist askerler, görüşlerindeki ısrarları sonucu 1921 yılının Ocak ayı başında İnciraltı sahilinde kurşuna dizildiler. Kurşuna dizilmeden önce son sözleri “Yaşasın halkların kardeşliği”, “Kahrolsun Britanya emperyalizmi”, “Bizler fakiriz, buradayız”, “Zenginlerin ve güçlülerin asker olmamak gibi yolları var, bizim yok” ve “Artık bize özgürlükten söz etmeyin. Çünkü köleliğimizi dayanılmaz şekilde hissetmekteyiz. Artık bize vatanlardan ve eski düzeni yeniden kurmaktan söz etmeyin” oldu. Sonra da hep bir ağızdan bağırdılar: “ZİTO İ EPANASTASİS” (Yaşasın İsyan)

Tabii ki 1921 yılındaki bu enternasyonalist parti ile bugün eylemlerde Yunanistan bayrakları açmaktan geri durmayan, son krizde sistemi çökertebilecek grevlerin önünü 1 günlük grevlerle tıkayan Stalinist KKE arasındaki fark ise işin iç burkan yanlarından biri.

4 Ocak’ta yapılan anma İnciraltı’nda Barış Manço Köprüsü altında gerçekleşti. Anma çağrısını yapan kitabın da yazarı Şair Tuğrul Keskin yaptığı konuşmanın ardından kitaptan şiirler okudu. Anma köprü üzerinden denize karanfiller bırakılmasıyla sona erdi.

KATEGORİLER
ETİKETLER