Soy Ağacı Kurcalarken Akla Düşenler-Emre Güntekin

Soy Ağacı Kurcalarken Akla Düşenler-Emre Güntekin

E-devlet üzerinden soy ağacının görüntülenebilmesi epey ilgi çekmiş görünüyor. Milyonlarca insanın kökenini öğrenmek için bir anda e-devlet’e yüklenmesiyle sistem kilitlenmişti. Bu teknik mesele ayrıca tartışılabilir. Ancak şunu gördük ki çoğu insan kendisini geçmişiyle anlamlandırma çabası içerisinde. Anadolu coğrafyası insanlık tarihinin başından bu yana önemli medeniyetlere, modern ulusal kimliklerin oluşumuyla da birçok etnik kimliğe ev sahipliği yapmış; birçok dini ve mezhepsel kimliği potasında eritmiş bir bölge. Haliyle “evlad-ı Osmanlı” açısından böyle bir geçmiş sorgulaması yapmak epey riskli olacaktır. Nice Osmanlı torunu eminiz dedesinin Vasili, Kirkor gibi Ermeni, Rum adları taşımasıyla “yıkılmış”tır.

Bu toprakların çok kültürlülük açısından zenginliğini sayısal verilerle ilk olarak 1897’de yapılan nüfus sayımında görmek mümkün. Öncelikle şöyle bir anektodu aktarmak yerinde olacaktır: Bundan yıllar önce Hrant Dink’in katledilişinin ölüm yıl dönümünde meclis önünde katillerin bulunması konusundaki talepleri dile getirmek için hem Türkçe hem de Ermenice bir metin okunmak istenmişti. Fakat o metni okuyabilecek tek bir Ermeni yurttaş bulunamamıştı.

1897 nüfus sayımına göre Ankara’da 94 bin 298 Ermeni yaşıyordu. Ya da bugün siyasal İslam’ın beşiklerinden olan Konya’da Rum nüfus 82 bin 700; Karamanlisler artık Ege’nin öte yakasında.

Bünyesinden Hrant’ın katillerini çıkaran Trabzon’da 193 bin Rum, 47 bin 200 Ermeni yaşıyormuş. “Sarı Gelin” türküsünün Anadolu’daki sahibi olan Erzurum’da 3 bin 723 Rum, 134 bin 967 Ermeni… Bu veriler “Memâlik-i Osmâniyye’nin 1330 Senesi Nüfûs İstatistiki” başlıklı kitapçıktan alınmış.

Tüm etnik ve dini kimlikler hesaba katıldığında ortaya aşağıdaki gibi bir tablo çıkıyor:

İslam 15.044.846 Rum 1.729.738
Ermeni 1.161.169 Musevi 187.073
Rum Katolik 62.468 Ermeni Katolik 67.838
Protestan 65.844 Latin 24.845
Süryani 54.850 Süryani-i Kadim 4.133
Keldani 13.211 Yakubi 6.932
Marunî 47.406 Samiri 164
Nesturi 8.091 Yezidi 6.957
Kıpti 11.169 Dürzî 9.385
Kazak 1.006 Bulgar 14.908
Sırp 1 Ulah 82
Toplam: 18.520.016

Yani nüfusun yaklaşık yüzde 20’si “bizden” değil. Bugünkü verileri aktarmayı ise bu topraklar adına bir utanç olarak görmek gerek.

Şimdi konunun özüne dönecek olursak… Dedesi Agop, Kostas olup da üzülenlerin sorgulaması gereken şey neden Rum ya da Ermeni ya da başka bir kimlik olduğu değil; dedelerinin nereye gittiğidir. Ya da böylesine çok kimlikli – çok kültürlü bir yapının nasıl ortadan kaldırıldığı, tek tip bir yapıya dönüştürüldüğüdür.

Böyle bir muhasebeye girişmenin de bir bedeli olacaktır. Yüz yılı aşkın bir süredir uluslaşma projesinin etnik ve dini kimlikler üzerine balyoz gibi indiği gerçeğini en baştan göze almak gerekecektir.

Ermeni soykırımı, nüfus mübadelesi, Varlık Vgisi, 6-7 Eylül, Hrant Dink suikasti gibi pek çok karanlık meselenin üzerine gitmek gerekecektir. Görülecektir ki şimdiye kadar bütün iktidarlar az ya da çok bu kıyımın bir parçası olmuşlar, işin bir ucundan tutmuşlardır. Bu tarih kurcalanırsa bir sürü pislik ortaya saçılacaktır. Bugünkü ultra zenginlerin: Koçların, Sabancıların, gayrı Müslimlerin mallarını nasıl iktidar aracılığıyla yağmaladığı ve ülkenin başına çöreklendiği “hatırlanacaktır”. Bu ülkede gayrı Müslimlerin yok edilmesi kapitalist sınıfın “burası bizim çiftliğimiz” dediği projenin temelidir. 

Şu e-devlet’in yediği haltı gördünüz mü? Durduk yere yüzyıllık karanlık geçmişi durduk yere kurcalattılar.

KATEGORİLER
ETİKETLER