Siyasal İslamın İkiyüzlülüğü: Filistin’e Dua, İsrail’e Petrol!
1 Ocak’ta İstanbul’da bir garip miting düzenlendi. TÜGVA, MÜSİAD gibi İslamcı derneklerin ve vakıfların çağrısını yaptığı “Şehitlerimize Rahmet, Filistin’e Destek, İsrail’e Lanet” başlıklı mitingde en dikkat çeken elbette Bilal Erdoğan’ın yaptığı konuşma oldu.
Bilal Erdoğan konuşmasının bir yerinde kim olduğu meçhul sermaye sahiplerini ayağını denk almaya çağırırken, devamında şunları söylüyor: “Elimizden geleni yapacağız ki bu sermaye sahipleri ayağını denk alsınlar. Söz veriyor muyuz? Bizler en büyük silahımız duamızla, başkaları uyanırken sabahları uyanacağımıza ve en büyük silahımız duamızı kuşanıp zulmetten aydınlığa çıkmak için dua edeceğimize söz veriyoruz. O zaman inşallah bu mücadelemizi dualarımızla taçlandıracağız.”
Filistin Halkına Dua, Siyonist İsrail’e Petrol!
Bilal Erdoğan’ın Filistin halkına dua gönderdiği sıralarda Türkiye’de de birileri İsrail’e oluk oluk petrol, demir-çelik, çimento, askeri teçhizat, termal içlik, gıda vs. göndermeye devam ediyor.
Kimler mi? Bilal Erdoğan’ın hiç yabancı olmadığı kimisi aileden kimisi Gazze için düzenlenen mitingde yan yana dua okuduğu sermayedarlar… Örneğin Çelik İhracatçıları Birliği Başkanı Adnan Aslan geçtiğimiz yıl İsrail’in kullandığı çeliğin % 65’inin Türkiye’den tedarik edildiğini övünerek anlatıyor. Adnan Aslan kim? İktidarın makbul şirketlerinden, aynı zamanda MÜSİAD üyesi olan İÇDAŞ’ın yönetim kurulu üyesi…
Gazeteci Metin Cihan da bir süredir açık kaynaklardan derlediği bilgilerle İslamcıların Filistin meselesi konusundaki ikiyüzlülüklerini apaçık ortaya seriyor. Gazze’ye yönelik İsrail saldırılarının başladığı günden bu yana İslami cemaatler, dernekler, vakıflar Coca Cola ve Starbucks gibi markalara boykot çağrıları yaparak, kafeleri basarak, sıradan insanları zorbalayarak İsrail’i protesto ediyorlar (!). Ama iş AKP’ye yakın sermayedarların İsrail’le olan ticaretine geldiğinde elbette kafayı kuma gömüyorlar.
Esas çarpıcı olan Filistin halkının acılarını sömürmekten geri durmayan Bilal Erdoğan’ın kardeşi Burak Erdoğan’ın denizcilik şirketi İsrail’e işgal dönemi boyunca sevkiyatları aksatmayan şirketlerden biri oldu. Dahası bunu yalanlama zahmetine bile girmediler. Metin Cihan’ın iddialarına şirket, ticaret anlaşmalarının İsrail’in işgali başlamadan önce yapıldığı gibi bir savunmayla cevap vermişti.
Bu yüzden Bilal Erdoğan tehdit savurmaya katil İsrail’le ticaretine bakan MÜSİADçı yol arkadaşlarıyla, kardeşi Burak Erdoğan’la başlasa daha iyi eder.
Kısacası görüldüğü üzere iktidar ve avaneleri bir atasözünde de dile getirildiği gibi kurtla kuzuyu yiyip çobanla yasını tutuyor.
Filistin halkının dökülen kanı ve gözyaşları üzerinden yürütülmek istenen bu iki yüzlülüğü her ortamda teşhir etmeye devam edeceğiz!