SADAT: AKP’nin Kontrası
Erdoğan’ın başdanışmanlığına yakın zaman önce emekli general Adnan Tanrıverdi getirilince, 2012 yılında kurduğu SADAT Uluslararası Savunma Danışmanlık Şirketi tekrar gündeme gelmişti.
Sadat, Arapça, seyyid kelimesinin çoğulu ve “efendi”, “reis” gibi bir anlamı var. Türkiye’de ilk uluslararası gayri nizami askeri harp eğitimi veren şirket olarak SADAT, AKP için bu işin reisliğine soyunmuş durumda.
Bu şirket, 1996 yılında -28 Şubat sonrasında- ordudan zorla emekli edilen Adnan Tanrıverdi tarafından kuruldu. Kuruluş öyküsünün gerisinde Tanrıverdi’nin başkanlığında, irticai faaliyetleri nedeniyle ordudan atılan ya da zorla emekli edilen askerlerle (23 subay ve astsubay) 2000’de kurduğu Adaleti Savunanlar Derneği (ASDER) bulunuyor.
Genelkurmay Eski İstihbarat Başkanı emekli Korgeneral İsmail Hakkı Pekin’in, “Bu adam TSK’daki görev yaptığı süre boyunca dini kendi amaçlarına alet eden uygulamalar içinde olmuştur. İstanbul Maltepe’deki Tugay Komutanlığı sırasında kışlanın içine dini sokmuş, kendine orada bir grup yaratmaya çalışmış… gelen bilgiler doğrultusunda kızak bir göreve çekilerek emekli edilmiştir” diye nitelediği Tanrıverdi, emekli edildikten sonra Vakit (Şimdiki adıyla Yeni Akit) gazetesinin yazarlığına soyunarak tıynetini ortaya koymuştu.
AKP iktidarıyla birlikte “yürü ya kulum” denilenlerden biri olarak Tanrıverdi’nin kurduğu ASDER’in o dönemde TSK’nın yapılanması için yaptığı önerilerin, darbe girişimi sonrasında AKP’nin KHK ile yaşama geçirdiği değişikliklerle büyük parallellik gösterdiği söyleniyor.
Tanrıverdi’nin kendi adına büyük atılımı ise nazire yaparcasına 28 Şubat 2012’de SADAT’ın kurulması. Libya ve Suriye savaşı bağlamında sıkça gündeme gelen bu şirket, kendi kuruluş gerekçelerini şöyle açıklıyor:
“Dost ve Müslüman Ülkelerin Silahlı Kuvvetlerini kurup, eğitip, donatmak için, köklü geleneklere sahip Silahlı Kuvvetlerde hizmet etmiş askeri personele ihtiyaç duyduğunda; bu Ülkelerin kendi Ulusal çıkarları ile İslam Aleminin ortak çıkarını ön planda tutacak, TSK’nin engin birikimine sahip, her Kuvvet Komutanlığı sınıf ve branşında yetişmiş, farklı alanlarda hizmetler vermiş, yetenekli ve idealist emekli subay ve astsubayların organize olduğu bir imkanı hazır bulmaları için ‘SADAT Uluslararası Savunma Danışmanlık Şirketini’ kurmaya sevk etmiştir.” Düzenli ordusu ve devlet geleneği olan hangi ülke böyle eğitimler için Türkiyeli bir şirkete bel bağlar; ortada bir devlet ve düzenli ordu yoksa ayrı tabii!
Kendisini “uluslararası savunma ve danışmanlık alanında danışmanlık ve askeri eğitim veren ilk ve tek şirket” olarak tanıtan; askeri ve güvenlik alanında pek çok eğitimi veren şirketin, “Kara Harekatı”, “Keskin Nişancılık”, “Koruma”, “Tahrip”, “Gayri Nizami Harp”, “İleri Tek Er Muharebe”, “Topçu ve Havan İleri Gözetleyicilik”, “Tank / Zırhlı Araç Avcılığı” gibi kurs eğitim paketleri bulunuyor ki bu eğitimlerin savaş halinin sürdüğü bölge ülkelerinde çatışan düzensiz birlikler, çeteler için kontragerilla eğitimi içeriğinde olduğunu söylemek için çok zeki olmaya gerek de yok.
Danışman kadrosunda Yeni Akit yazarı Abdurrahman Dilipak’ın da yer aldığı şirketle ilgili olarak Aydınlık gazetesinin 3 Eylül 2012 tarihli haberinde gayri nizami harp eğitimi veren şirketin çeşitli yerlerde açtığı eğitim kamplarında 2 bin 800 kişinin gayri nizamı harp ya da gerilla eğitimi aldığı söylenmişti. Bu konuda CHP’nin soru önergesine hükümet cevap vermemişti.
HDP; kendisi de “gayrinizami harp kursu” gören ve Genelkurmay Özel Harp Daire Başkanlığı bünyesinde çalışan Tanrıverdi’nin şirketi SADAT’ı “bir tür kontrgerilla yapılanması” olarak tanımlamış ve bünyesindeki danışmanların Güneydoğu’daki faili meçhullerle ilişkisi olduğunu ifade etmişti.