İşçi Sınıfının Uzlaşmaz Savaşımının Bayraktarı Troçki Yoldaş ve Mirası Devrimci Marksizm

İşçi Sınıfının Uzlaşmaz Savaşımının Bayraktarı Troçki Yoldaş ve Mirası Devrimci Marksizm

“Sadece burjuvazi için parlayacaksa, güneşi de söndürürüz.” diyor Troçki. Ömrünün sonuna kadar da işçi sınıfının burjuvaziyle olan savaşında cephenin en ilerisinde yer aldı hep. Troçki, nefes aldığı her anı sosyalist dünya devrimine adamış, tüm dünyada burjuvazinin köküne kibrit suyu dökmenin en büyük savaşçılarından ve en büyük teorisyenlerinden olmuştur. Bu büyük işçi sınıfı önderinin düşünsel ve eylemsel mirasının hem korunmasını, hem de ısrarla ön plana getirilmesini bizler için zorunlu kılan da budur.

Öğrencilik yıllarından başlayarak devrimci eylemliliğin içine aktif olarak katılan Lev Troçki, Rusya’da otokrasinin baskısı altında yürütülen mücadele sürecinde tutuklamalar, sürgünler, sürgünden kaçışlarla geçen devrimci yaşamının çok erken evrelerinde parlaklığıyla kendini gösterdi. Rusya’da çarlık imparatorluğunu sarsan ilk devrimde, 1905 yılında henüz 26 yaşındayken Petrograd işçi sovyetlerinin başkanı oldu. Devrimin yenilgisinden sonra yeniden tutuklandı, Sibirya’ya sürgüne gönderildi. 1907’de yine sürgünden kaçtı ve 1917 Mayıs’ında Rusya’ya dönene kadar Avusturya-Macaristan, Almanya, Fransa, İspanya ve ABD’de devrimci işçi mücadelesi faaliyetlerine devam etti.

Bir enternasyonalist devrimci olarak gittiği her ülkede sınıf mücadelesinin aktif bir parçası oldu. 1906’da geliştirdiği “Sürekli Devrim” teorisi, 1917 Ekim Devrimi’nde ve bugüne kadar gerçekleşen ya da kaybedilen bütün devrimlerde doğrulandı. İşçi sınıfının kitlesel mücadelesini devrimin merkezine koyan Troçki, Bolşevik Parti adına Petrograd Sovyet Başkanı olarak Ekim devriminin örgütlenişinde Lenin ile birlikte başrolü oynadı. Devrimden sonra kurulan Bolşevik hükümetin gerek ülke içinde gerekse uluslararası alanda “Lenin-Troçki hükümeti” olarak bilinmesi, Ekim Devrimi sırasında ve genç işçi devletinin yönetiminde birlikte oynamış oldukları rolün bir sonucudur. 1918’de emperyalist güçlerin ve Rus kapitalistlerin, soyluların ve subayların desteğiyle kurulan ve işçi iktidarını yıkmayı amaçlayan Beyaz Ordu’ya karşı Kızıl Ordu’nun hem örgütleyicisi hem de ilk komutanı oldu. Bu büyük tarihsel görevden, üç yıl boyunca süren ve 6 milyon insanın öldüğü kanlı iç savaştan Kızıl Ordu’nun zaferle çıkmasındaki en büyük pay onun önderi Troçki’nindi.

İç savaşın yıkıntıları, kıtlık, ölümler, işçi sınıfının yok edilmiş olması ve Avrupa ülkelerinde beklenen devrimlerin gerçekleşmemesi Rusya’daki işçi iktidarını zora soktu. Bürokrasinin güçlendiği ve Stalin’in gerici bürokrasiyi arkasına alarak, kirli oyunlarla iktidarı aldığı süreçte, Lenin’in, Stalin’de özünü bulan bürokrasiye karşı açtığı savaşı Troçki yürüttü.

Bu süreçte sosyalist devrimlerin dünya ölçeğine yayılmasını, Sovyet Rusya’da devrimin yenilmesini önlemek için işçi sınıfı ve ezilenler lehine bir program yürütülmesini savunduysa da onun üzerinde yükselebileceği işçi sınıfının en ileri bilinçli unsurlarının iç savaş, açlık gibi nedenlerle atomize olduğu koşullarda Stalin’in öncülüğündeki karşı devrimci bürokrasiye yenildi.

Stalinist karşı-devrimin zaferini pekiştirmesiyle birlikte Ekim Devrimi’nin önderi, Kızıl Ordu’nun kurucusu Troçki 1928’te Sovyetler Birliği’nden çıkarıldı ve sürgüne gönderildi. Son nefesine kadar, sürüldüğü her ülkede burjuvaziye meydan okudu. Dünya devrimi için mücadele eden Troçki’nin bize bıraktığı miras, işçi sınıfının uzlaşmaz çıkarlarının savunulması, işçi enternasyonalizmi bayrağının yükseltilmesi, Marksizm’in Stalinizm tarafından çarpıtılmasına ve yok edilmesine karşı devrimci Marksizmi sonuna kadar korumak ve geliştirmek oldu. Bu anlamda dünya devriminin partisi olması amacıyla 4. Enternasyonal’in örgütlenmesi uğruna mücadele başlattı.

Troçki, 20 Ağustos 1940’ta Stalin’in tescilli ajanı tarafından öldürülene kadar Stalinci bürokrasiye, kapitalizme ve emperyalizme karşı uzlaşmaz işçi sınıfı savaşımının bayraktarı oldu. Bugün dalgalandırdığımız Marksizm ve Leninizm bayrağını Troçki elleriyle düşmekten kurtarmış ve yeniden yükseltmiştir. İşte bu bayrağın yeniden yükseltilmesinin adı Troçkizmdir. Uzlaşmaz sınıf savaşımımız, Troçki’nin mirasıyla ve canı pahasına yürüttüğü mücadelenin ışığıyla sürüyor.

KATEGORİLER