İdlib Operasyonu:"Sen Kirlettin; Sen Temizle” – Çağın Erdinç

İdlib Operasyonu tam da başlıkta vurguladığımız gibi planlandı. Zira İdlib, 2015 yılında Selefi cihatçı gruplara AKP’nin verdiği yoğun destek sonucu düştü.

İdlib’le ilgili askeri süreç 2011’de başladı. Ortak operasyon merkezi kuruldu. Bu operasyon merkezinin ana karargahı Gaziantep ve Hatay’daydı. O dönemde Fetih Ordusu’nun içerisinde AKP’nin bugün aforoz ettiği Nusra da bulunuyordu. 

Rus uçağının düşürülmesi, AKP’nin cihatçılardan umudunu kesmesi (Şam’da cuma namazı kılma hayallerinin suya düşmesi) ve Afrin’i çevreleme gibi bir dizi değişen denge sonucu AKP, hızla Putin-Esad çizgisine geldi. Cenevre ve Astana’da alınan kararlar AKP eliyle cihatçıları çabucak böldü. Muhaliflerin en radikal kanadı olan ve bir dönem AKP’nin desteklediği Nusra grubu diğer cihatçıların AKP’nin ve Putin’in maşası haline geldiğini deklare ederek bu gruplara karşı savaş açtı. Son Astana Görüşmeleri Putin ve Esad’a en ağır silahlarla yapamayacağı şeyleri yapma imkânı sağladı. Zira İdlib’e girmek Halep’e girmek kadar kolay olmayacaktı. İdlib’in coğrafi zorlukları, bölgede cihatçılara yönelik destek İdlib Operasyonu’nu zorlaştıran sebeplerin başında geliyor.

Astana Görüşmeleri sonucunda oluşturulan ”çatışmasızlık bölgeleri mutabakatı” Suriye, Rusya ve İran bloğunun belki de yüz binlerce kayıp verip sonuç alamayacağı bir maceraya girmesini engelledi. Aynı zamanda asıl hedef olan Deyr Ez Zor’a odaklanmalarını sağladı. Yani Suriye, Rusya ve İran, bir taşla iki kuş vurmuş oldu.

Evet, Putin AKP’ye İdlib konusunda ”Sen kirlettin; temizle” dedi ama İdlib Operasyonu tek yönlü değil. AKP’nin de hesapları var. Bu hesap ne? Elbette Afrin. AKP’nin en büyük hedeflerinden birisi YPG’nin kontrolüneki Afrin’e tehdit oluşturabilmek. İdlib, Afrin’in komşu şehri olduğu için İdlib Operasyonu AKP’ye bu hedefe ulaşma imkânı sağlıyor. Hatta uzun vadede İdlib üzerinden Afrin’e operasyon yapma gibi bir hedefi de bulunuyor AKP’nin. Tabi bunun gerçekleşmesi için Afrin’de birliği bulunan Rusya’nın onay vermesi gerekiyor. Beklenilen onay gelir mi? Şimdilik zor ama zaten AKP’nin düşünmesi gereken başka şeyler var. Mesela İdlib Operasyonu başarıyla ulaşacak mı?

İdlib Operasyonu şimdilik AKP’ye bağlı Hamza Tugayları ve irili ufaklı başka grupların eliyle yürütülüyor. Hamza Tugayları, Özgür Suriye Ordusu içerisinde ABD’nin ve AKP’nin palazlandırdığı en önemli gruplardan biri. Bu grup Nusra’yı (Heyet-i Tahrir Uş Şam) alt edebilir mi? Çok zor. Zira Nusra’nın İdlib’de çok büyük bir gücü var. Bu işler El Bab’ı almaya benzemez. El Bab’da en fazla 1000 ya da 2000 dolayında IŞİD teröristi vardı. İdlib’de 20 bin dolayında Nusra teröristinin olduğu söyleniyor. Ve bunlar ABD’nin eğitip donattığı son model silahlara sahip grupları yenerek bu silahları ele geçirdi (Ellerinde kumandayla yönlendirilen tankların korkulu rüyâsı TOW füzesi bile bulunuyor)

Uzun lâfın kısası ÖSO bu işi başaramaz. Eninde sonunda Türk Silahlı Kuvvetleri bölgeye dahil olacak. El Bab’ı yaklaşık 4 ayda alıp birçok kayıp veren TSK, İdlib’i alabilir mi? Çok ciddi kayıpların olacağı aşikâr.

AKP’nin İdlib’in düşmesinde doğrudan ”katkısı” vardı. Üstelik çok kısa sürede sonuç aldı. Şimdi bu pisliği ”temizleme” göreviyle ve kendi hesaplarıyla bölgede büyük bir maceraya girdi. Bu maceranın sonu öyle ya da böyle karanlık. AKP’nin mezhepçi politikaları sadece Türkiye sınırlarını etkilemiyor. Bu durum bölgesel ölçekte zehir saçıyor.

bolsevik.org

KATEGORİLER
ETİKETLER