Güney Kore’de Kamyoncuların Grevi Kazanımla Sonuçlandı!
Güney Koreli kamyoncuların 8 gün süren grevi ülke gündemine bomba gibi düştü. Yaklaşık 420.000 kamyoncunun asgari ücret taahhüt edilmesi ve yakıt sübvansiyonlarına yönelik talepleri neticesinde geçen hafta başlattıkları grev süreci, Salı gecesi yapılan görüşmelerin ardından Kargo Kamyoncuları Dayanışma’sının kazanım elde ettiklerini duyurmasıyla sona ermiş oldu.
Grev çelik, çimento, petrokimya, lastik vb. üretim maddelerinin sevkiyatını direkt etkiledi ve bazı fabrikalarda üretim tamamen durdurulmuş oldu. Ülkede özellikle otomotiv devi Hyundai ve ülkenin en büyük çelik üreticisi POSCO gibi büyük tekellerin önemli ölçüde etkilendiği; grevin de etkisiyle ihracatın Haziran ayının ilk on gününde geçtiğimiz yıla göre % 13 düşüş yaşandı. Ülkenin önemli limanlarından biri olan Busan’da ithalat konteynırları bekleme süresi bir haftada 3.99 günden 14.29 güne çıkarken; ihracat konteynırlarında bu süre % 225’lik artışla 11,38 güne çıktı. Konteynır sevkiyatları ülkenin 12 limanında Mayıs ayı ortalamasına göre % 53 düşüş gösterdi.Bu durumun ayrıca kriz içerisinde olan yarı iletken ve çip sektöründe özellikle Çin gibi Kore’den alım yapan ülkelerde üretimi geçici olarak sekteye uğrattığı aktarılıyor.
Ticaret, Sanayi ve Enerji Bakanlığı tarafından Pazartesi günü yapılan açıklamada, grevin ilk altı gününde yaklaşık 1,6 trilyon won (1.2 milyar $) zarara yol açtığı söylenmişti.
Devlet grevin sona erdirilmesi için polisiye tedbirleri de devreye sokmuştu. 8 günlük grev sürecinde toplamda 46 grevci gözaltına alınırken, gözaltına alınan grevcilerden ikisinin tutuklandığı belirtiliyor.
Asgari yaşam şartlarını elde etmek adına gerekli talepleri neticesinde greve çıkan kargo kamyoncuları hükümet yetkilisi Cho Yongman tarafından “yasadışı faaliyetler” gerçekleştiren ve halk desteğinden yoksun insanlar olarak gösteriliyor. Öte yandan yalnızca kargo kamyoncularının greve çıkmasının bile kapitalist üretim zincirinde yarattığı etkinin büyüklüğü işçi sınıfının gücünü gösterirken, grevin olumlu şekilde sonuçlanması da bu mücadele biçiminin işlevselliğini gözler önüne seriyor.
