Eğitim Sen: 136 Üyemiz Cadı Avına Dahil Edildi
15 Temmuz darbe girişimi sonrası gerçekleştirilen operasyonlar KESK’e bağlı BTS, BES, Haber Sen,Eğitim Sen gibi sendikalarda kamu emekçilerinin görevinden uzaklaştırılmasına neden olmuştu. Cadı avında yüzlerde muhalif emekçi FETÖ kapsamında susturulmaya çalışılırken Eğitim Sen konu ile ilgili yaptığı açıklamada 136 üyesinin cadı avına dahil edildiğini ifade etti.
Dün yapılan açıklamada Eğitim Sen açığa alınan üyeleri ilgili bilgileri kamuoyuyla paylaştı:
Söz konusu 136 üyemize daha yakından bakıldığında ise karşımıza çıkan tablo şu şekildedir:
*Milli Eğitim bünyesinde görev yapan ve açığa alınan üye sayımız 127’dir. Bunların ciddi bir kısmı da sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek açığa alınmıştır.
*9 akademisyen üyemiz, görev yaptıkları üniversitelerin yönetimlerince açığa alınmıştır.
*Karabük Üniversitesi’nde görev yapan ve yıllardır sendikamız üyesi olan Yrd. Doç. Bülent Oral, dün itibariyle (01.08.2016) gözaltına alınmış ve öncesinde de açığa alınmıştır.
*9 akademisyenden 4’ü, “Bu Suça Ortak Olmayacağız” bildirisini imzaladıkları için cezalandırılmak istenmiş, Hakkari Üniversitesi yönetimi imzacı oldukları gerekçesiyle 2 üyemizi açığa alınmıştır. “Bu Suça Ortak Olmayacağız” bildirisini imzalayan üyelerimize karşı husumet güden Tunceli Üniversitesi yönetimi ise söz konusu cadı avını fırsat bilerek yine iki akademisyen üyemizi açığa almıştır.
*Mersin Üniversitesi Rektörü de OHAL fırsatçılığına soyunmuş, “Bu Suça Ortak Olmayacağız” bildirisini imzalamaları nedeniyle 2 akademisyen üyemizin sözleşmesini haksız ve hukuksuz olarak uzatmamıştır. Böylelikle Mersin Üniversitesi yönetiminin barış talep ettiği için işten attığı üye sayımız 8’e yükselmiştir.
Eğitim Sen, açığa alınan emekçilerin yerine sözleşmeli alım yapmaya hazırlanan MEB’in güvencesiz çalışmayı meşrulaştırmaya çalışırken yargısız infazla da hak ihlali yaptığına da dikkat çekti:
Açıkça ifade etmek gerekirse MEB, on binlerce öğretmenin açığa alınmasını, sözleşmeli öğretmen istihdamını yerleştirmek için bir fırsat olarak görmüştür. Ayrıca bu durum, “açığa alınan” binlerce öğretmen için yargısız infaz anlamını taşımakta ve bu kişilerin mesleğine geri dönemeyeceği ön kabulüne yaslanmaktadır.