Bitcoin Çılgınlığı Nereye Kadar? – Güneş Gümüş

Bitcoin Çılgınlığı Nereye Kadar? – Güneş Gümüş

Kripto para kullanımında dünyanın dördüncü, Avrupa’nın birinci ülkesi olan Türkiye’de kripto para borsası Thodex’in sahibinin 2 milyar dolar olduğu iddia edilen bir parayla kayıplara karışması; 3 borsa platformuna (Vebitcoin, Goldexcoin, Sistemkoin) da ulaşılamaması büyük sansasyona yol açtı. Kripto para, sadece online olarak tanımlandığı için bu borsaların sahipleri alımına aracılık ettiği bütün coinleri internetteki soğuk cüzdanına koyup ortadan kaybolabiliyor; hele ki Türkiye’de.

Kripto para üzerinden yüksek kazanç peşine düşenlerin zaaflarının iyice süzen Thodex’in sahibi, Elon Musk’un ünlendirdiği Dogecoin’i piyasa fiyatının %30 altından satarak kaçmadan önce bolca para toplamış. Coin piyasasında herkes büyük vurgun peşinde, özellikle de Kasım sonrasında fiyatlarda büyük sıçramalar yaşanmışken. Ancak acı gerçek şu ki kumarhane kapitalizminde küçük bir azınlık vurgun yaparken çoğunluk – kimi zaman hayatını etkileyecek büyüklükte- kayıplarla yatırımlarını kapatır. Neredeyse her durumda kaybedenler küçük yatırımcılar; kazanan spekülasyon-manipülasyon olanakları sınırsız ultra zenginler olacaktır.

Bu vesileyle Bitcoin ve türevlerinin yarattığı çılgınlığın geri planı ve geleceğini bir yazı ile ele alalım. Kripto paraların kapitalist piyasadaki yerini, spekülatif niteliklerini 2017’deki “BITCOIN Nedir? Nasıl İşler?” yazımızda incelediğimiz için ilgililere bu yazı tavsiye ederek asıl konumuza geçelim

https://www.sosyalistgundem.com/bitcoin-nedir-nasil-isler-gunes-gumus/  

Kripto Paralar Revaçta

Kripto paraların ilk örneği Bitcoin 2009’a tarihlenir. Bitcoin’in 1 dolar bile olmayan fiyatı, 2017 yılında 10 bin dolarları, 2021’in ilk dört ayında 60 bin dolarları gördü. Bu dalgalanmanın seyri bile ne ölçüde spekülatif bir yatırım aracı olduğunu ortaya koyuyor. Zaman tam da spekülasyon zamanı.
Kapitalizmin krizi öncesi ve devamında patronlar için yeterince karlı olmayan üretim bir yüke dönüşür ve karlılık krizlerini aşmak için kumarhane yöntemleri hız kazanır. Bir de on yıldan fazladır olduğu gibi bugün de ruletin başına geçmek için için halkın parası ceplerine akıyorsa.

Bitcoin ve kripto paraların 2020 sıçramasının gerisinde de tam bu eğilimler var. 2020 başlarken küresel ekonomide 2008 krizinin etkileri üstünden geçen 12 yılda ciddi oranda geri bırakılmış değildi. Üstüne bir de pandeminin yıkıcı etkisi eklenince ABD Merkez Bankası FED hiç olmadığı ölçüde parasal genişleme yoluna giderek patronları ayakta tutmaya yöneldi. Pandeminin ekonomik yansıması hizmet sektörünün çöküşü, kapatmalarla işsizliğin zirve yapması olunca ekonominin çarklarının dönmesi için talep yaratılması ve toplumsal öfkenin taşmaması için halka da para dağıtmak farz oldu. ABD’de 2020 Mart’ın da 2,4 trilyon dolarlık ekonomik yardım sonrasında 2020 Aralık’ında 900 milyar dolarlık bir koronovirüs yardım paketi de geldi. 2021 için de 1,9 trilyon dolarlık bir yardım paketi için anlaşma sağlandı. Kişi başına bin dolar üstü ödeme, çocuk başına 500 dolar verilmesi, işsizlik ödemelerinin artırılması, küçük işletmelere ek yardımlar içeren bu destek paketleri; işsiz kalmış ve geleceği belirsiz olduğu için hızla para kazanma derdine düşen geniş bir küçük yatırımcı kitlesi de yarattı. İşte böylece kripto piyasasının iki unsuru da açığa çıkmış oldu: Balinalar diye nitelendirilen ultra zenginler/kurumsal şirketler ile küçük yatırımcılar.

Sayılarla konuşalım… ABD vatandaşlarının yüzde 14’ten fazlası (yaklaşık 30 milyon) Bitcoin sahibi. 2020 yılında Bitcoin sahipliği 21 milyondan 32 milyona çıktı ki bu artışı sağlayanların %40’ı yılın son dört ayında bu yatırıma yönelmiş. Bir de balinalar denilen büyük yatırımcılar var ki bin kişi civarındaki bu grubun kripto paraların %40’ına sahip olduğu hesaplanıyor. BNY Mellon gibi finansal sektörün büyük oyuncuları Bitcoin piyasasına dahil oldu. Paypal, Mastercard, Visa ödemelerde kullanılacağı duyurdu. Elon Musk’un şirketi Tesla yatırımlarının %8’ini Bitcoin ve diğer kripto paralarda saklayacağı ilan etti. Örnekleri uzatabiliriz. Bu balinaların spekülasyon güçlerini siz tahmin edebilirsiniz ama ben bir örnek de vereyim. Tesla, birikimlerinin 1,5 milyar dolarını Bitcoin almak için kullandığını açıkladığında Bitcoin’in değeri 24 saatte 39 bin dolardan 48 bine fırlamıştı.

Nereye Kadar?

Pandeminin etkilerinin ekonomik yıkımla sonuçlanmaması için gelişmiş ülkeler kesenin ağzını açtılar. ABD’de Merkez Bankası FED en büyük parasal genişlemesine 2020 yılında imza attı. Artan bütçe harcamalarını finanse etmek için piyasaya Eylül 2019’dan bu yana 9 trilyon dolardan fazla para enjekte edildi. Bu miktar ABD kurulduktan sonraki iki yüzyılda daha fazla para basılmasına denk geliyor. 2020’de, FED salgın sırasında ekonomiye yardımcı olmak için 12 aydan kısa bir süre içinde ihraç edilen tüm ABD dolarının dörtte birini yeniden bastı. Kısa vadede neredeyse sıfır faizle borç para veren, piyasadan ayda 120 milyar dolarlık varlık alımı yapan FED, kapitalistlere inanılmaz bir kaynak aktarımı sağladı.

Bu kadar yüksek miktarda para piyasaya akmışken ve pandemi süresince bu akış devam edeceğinden patronların yüksek kazanç çığlıkları her yeri sardı. Riski yüksek ama kazancı tatlı spekülatif işlemlerin de prestiji arttı.

2008 sonrasındaki parasal genişleme döneminde ABD, AB ve Japon Merkez Bankalarının sağladığı likidite yüksek faiz veren gelişmekte olan ülkelere akmıştı. Şimdi ise bu ülkelerin piyasaları tat vermiyor. Küresel eşitsizliklerin zirve yaptığı bu dönemde aşıya ulaşmak ve onu uygulamakta geç kalan gelişmekte olan ülkeleri pandemi daha kötü vurduğu için yabancı yatırımcılar buraları terk etme eğiliminde. Bunca para kazanç peşinde bir yere akacak tabi…

2020 Mart’ından itibaren FED’in çok ucuz para sağlaması borsada da büyük kaldıraç yarattı. Hisse senetleri şu anda hane halklarının, yatırım fonlarının, emeklilik fonlarının ve yabancı yatırımcıların tüm varlıkların yüzde 50’sini oluşturuyor. Goldman Sachs’ın araştırmasına göre 20 yıl önce teknoloji sektörü balonundan beri görülen en yüksek seviyeye ulaşıldı bu oranla. S&P 500 Endeksi %80 oranında kazandırdı. Ama kapitalistlere bu kadarı da yetmiyor.

“Çok, çok, daha çok” diye haykıran büyük yatırımcılar kaldıraçlı işlemler, kripto para piyasası gibi daha spekülatif, riskli ama bol kazançlı yatırımlara yönelmiş durumda. Pandemi bitince denizin suları azalacağından risk alıp en büyük vurgunu yapma hissiyatı da güçleniyor tabi.

Büyük miktarda kaldıraçlı işlemler yapan Archegos Capital hedge fonunun iflası, bu yıl yüzde 80 artış gösteren S&P 500 endeksinin bile yüksek risk iştahını bastıramadığına işaret ediyor. Yatırımcının elinde olmayan parayı kredi olarak temin ederek gücünün yettiğinden daha yüksek pozisyon alması manasına gelen kaldıraçlı işlemler aşırı kazanç vaat etse de batış riskini de taşıyor. Archegos Capital de 10 milyar dolarlık varlığına karşın 50 milyar dolardan fazla büyüklükte pozisyon alması sonunu getirmiş.

Bu koşullarda kripto para piyasası; ulaşımı kolay, komisyonları düşük olduğu ve tatlı kazançlar sunduğu için küçük yatırımcıların paralarını çekip sıçramalar yaşadığından kapitalistlerin de ilgi odağı haline geldi. Bitcoin dışındaki kripto paralara yönelik yoğun ilgi kripto para birimlerinin toplam piyasa değerinin 2 trilyon doları aşmasına yol açtı. Bitcoin’in payı piyasanın yaklaşık yarısını oluşturdu.

AB Merkez Bankası Başkanı, kripto piyasaları 17. yüzyıldaki “lale çılgınlığı”na benzetmişti. Hollanda’da 1634-37 yılları arasında lale fiyatları, bugün değeri 8 milyon dolar olan Amsterdam büyük kanal malikanelerinin değeriyle yarışırken sonrasında çakılıp piyasa çökmüştü.

Geçmişin lalesi bugünün bitcoini olur; ama kapitalizm her zaman spekülasyon yapacak araçları bulur. Özellikle üretimde karlılık krizi belirginleştiğinde kapitalistler aç kurtlar gibi daha çok kar elde edecekleri alanları yaratmakta maharetlidir. Bugün de kapitalistlerin kasasına emekçi halkın vergileriyle yaratılan kamusal kaynaklar akmaya devam ettikçe spekülasyonun ardı arkası kesilmeyecektir. Patronlar sınıfı, kamu kaynaklarını hortumladıkları yetmezmiş gibi kazançlarını elbette ki manipülasyon ve spekülasyonla emekçilerin üç kuruşluk birikimlerini tokatlayarak büyütecekler.
Son olarak gelelim bu dalga ne kadar sürer sorusuna. FED piyasaya likidite verdikçe iniş ve çıkışlar olsa da kripto para piyasası canlı olmaya devam edecektir. Ancak ABD’de şimdiden soru işaretleri yaratan enflasyon yükselişi devam ederse 3 yıl devam edeceği söylenen sıfıra yakın faizle borç vermenin, parasal genişlemenin sürmesinin imkanı kalmaz. İşte o zaman kripto paralarda hayat karartan çakılmalara erkenden hazır olmak gerekir.

KATEGORİLER