"Arap Baharı Komplo mu?" Tartışmasını Bitiren Gelişmeler

25 Kasım, 2012
 Mısır’da Mübarek’i deviren emekçi ve gençlik hareketi şimdilerde Mursi’nin tahtını sallıyor. Eylemlerdeki ana tema, “yeni firavun Mursi’yi istemiyoruz”. Neredeyse bir haftadır Kahire, İskenderiye, Suveyş, Port Said gibi kentlerde gençlik Mursi’nin polis gücüyle kıyasıya çatışıyor. Gaber Salah adında bir genç polis kurşunlarıyla vurularak katledildi. Son gelen haberler Mursi karşıtları ile Müslüman Kardeşler üyeleri arasındaki çatışmalarda bir kişinin öldüğünü duyuruyor. (El-Arabiya)

Olaylar, geçtiğimiz yıl iktidardaki askeri konsey tarafından örgütlenen ve 40’tan fazla kişinin yaşamını yitirdiği Mohamed Mahmud Meydanı katliamının yıl dönümünde alevlendi. Anmaya katılan ve halen daha sokaklarda çatışan gençlerin temel motivasyonu devrimi tamamlamak. Bu perspektifle Morsi ve Müslüman Kardeşler hedef alınıyor ve slogan ‘yeni firavun Mursi’ye dönüyor. Anmanın yapıldığı yer olan Mohamed Mahmud Sokağı’nın girişine asılan kocaman Müslüman Kardeşler giremez pankartı her şeyi izah ediyor aslında (Dailynews). İşte bu noktada polis devreye giriyor ve eylemcilere müdahalelerde bulunuyor. Mübarek’i deviren eylemlerin başlamasında önemli rolü olan 6 Nisan Hareketi üyesi Gaber Salah öldürülüyor.
Mısır’ın en yaygın örgütlenmesi olan Müslüman Kardeşler’in Mursi’ye destek için otobüsler ayarlayarak kırsal kesimden devşirdiği kalabalıklar ise Mursi karşıtlarının yanında oldukça ufak kalıyor. Göstericileri özellikle kızdıran bir gelişme de Mursi’nin kendisini olağanüstü yetkilerle donatmak istemesi. Bunu diktatörlüğün geri dönüşü olarak algılayan kitleler Müslüman Kardeşler’in devrimi ağızlarından düşürmemesinden özellikle nefret ediyorlar. Neticede Süveyş, İsmailiye ve Port Said’de de İhvan’ın siyasi kanadı Hürriyet ve Adalet Partisi (HAP) ofisleri yakıldı. İskenderiye’de de HAP’ın ofisi basıldı. Tepkiler o kadar sert ve yaygındı ki Mursi kitleleri yatıştırmak için kendisinde toplanan yetkilerin geçici olduğunu duyurmak zorunda kaldı. Eylemlerin bununla yatışmayacağı ortada duruyor.
Eylemleri 30’dan fazla örgüt desteklese de öncülüğü 6 Nisan Hareketi ve Troçkizm iddialı Devrimci Sosyalistler gibi radikal gençlik örgütleri yapıyor. Bunun dışında Wafd ve Kifaye gibi liberal unsurlar ile cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yıldızı parlayan Hamdun Sabbahi sol Nasırcılar da eylemleri destekliyorlar, Mısır genelinde tanınmalarının avantajını eylemlerde görünerek kullanmak istiyorlar. Bunlardan birisi de Mübarek döneminde 25 yıl uslu uslu oturmuş olan batı yanlısı El-Baradey.
Tarihi Gelişmelerin Özet Sonuçları:
1) Mısır ve Tunus’taki ayaklanmaların sınıfsal sorunların tetiklediği gençlik ayaklanmaları olduğu, Müslüman Kardeşler’in resmen dağıldığı son eylemlerde bir kez daha gözükmüştür. Mübarek’i deviren ayaklanmaları Müslüman Kardeşler’i iktidara geçirmek için yapılmış bir ABD komplosu olarak sunanların iddiaları iflas etmiştir. Zira şimdilerde Müslüman Kardeşler’i deviren kalabalıklar Mursi’yi devirmek için kanlarını dökmektedirler. Aynı gençlik örgütleri İsrail saldırısı karşısında Gazze’ye gitmekteler ve Mursi’yi İsrail’e karşı kaypak olmakla itham etmektedirler. Sınıfsal sorunların politize ettiği gençlik kuşağı Müslüman Kardeşler ile köprüleri kesin olarak atmıştır ve artık her zamankinden daha çok emperyalizmin hedefindedir.
2) Eylemlerin motor gücünü net bir programı olmasa da laik ve sol eğilimli güçler oluşturmaktadır. Bu güçlerin net bir programıının olmadığı ortadadır. Örneğin son eylemlerde öldürülen 6 Nisan Hareketi üyesi Gaber Salah, Mursi’nin seçilmesini kutlayanlar arasındaydı, çünkü o aşamada askeri cuntanın adayının kaybetmesini herşeyden daha önemli görüyordu. Ama Müslüman Kardeşler’i kısa zamanda hedeflemekte gecikmedi Salah. Sosyal medyada Mursi karşıtı popüler bir sayfanın editörlüğünü üstlendi. Ölmeden önce sosyal medyada paylaştığı notta “eğer dönmezsem isteğim halkın devrimi tamamlamasıdır” yazıyordu. Program konusundaki bu kafa karışıklığı kesin, ama ibre soldan yana kayıyor. Nitekim eylemlerde kızıl renk giderek daha fazla gözükür hale gelmiştir. İşçi sınıfının en radikal kesimlerinin bulunduğu Mahalla gibi bölgeler Mursi karşıtı eylemlerin en güçlü olduğu yerler durumundadır.
3) Müslüman Kardeşler’in Mısır’da geniş gençlik kesimleri tarafından ölümüne hedef alınması, siyasal İslam’ın İran’dan sonra yaşadığı en büyük hezimeti ifade etmektedir. Nasıl İran’da siyasal İslam, gençler, emekçiler ve genel olarak halk tarafından reddedilmekteyse Mısır’da Müslüman Kardeşler’in durumu da aynı hale gelmiştir. Bizler bunu Marksist Bakış ve bolsevik.org’da işlemekteydik ama bizim beklentilerimizden de hızlı ve sert şekilde Müslüman Kardeşler artık meşruiyet anlamında Mübarek benzeri bir duruma geldi. Mısır’ın İslam dünyasının ve Müslüman Kardeşler’in kalbi olduğu düşünüldüğünde siyasal İslam önümüzdeki dönemde gelecekten beklentisi olan canlı gençlik kuşakları için bütün canlılığını yitirmiş, El Kaide ve Selefi yapıların ağırlık kazandığı, emperyalizmin kullanımında olan, mutlak gerici bir güç görünümünü alacaktır.
4) Sosyal medyada görüleceği gibi Mısır gençlik kuşağı içerisinde sosyalist görüşlere sempati duyan kesimlerin sayısı hızla artmaktadır. Bu, Ortadoğu çapında gerçekleşecek sürekli devrime önderlik eden Bolşevik bir geleneğin ortaya çıkması için muazzam olanaklar anlamına gelmektedir. Bizler de mutlak mertebede Mısır’daki bu umut verici gelişmelerin rüzgârlarını Türkiye’ye taşımalıyız. Zira Türkiye solunun geniş kesimleri ulusal darkafalılık ve Kemalizm tesiriyle sürece tamamen yabancı olarak, salt seçimlerden sonra Müslüman Kardeşler iktidara geldi diye, Arap uyanışını komplo olarak lanse etti ve halen de ediyor. Bu yüzden bu etkinin kırılması büyük önem taşıyor.
ETİKETLER