Boğaziçililier Gözaltında İşkenceyi Anlattı

Boğaziçililier Gözaltında İşkenceyi Anlattı

BBC’den Özge Özdemir, gözaltına alınan, işkence gören Boğaziçililerle görüştü. Tutuklama ile, sürekli polis denetimi ile terörize edilmeye çalışılan, 13 öğrencisi tutuklu olan ve 22 Mart sabahından itibaren gözaltına alınan toplam  28 öğrencinin kampüsünü yazdı. 

Özdemir’in MFT üyesi Tilbe Akan ile görmesini aktardığı bölüm:

     ‘Otopark işkencehaneye döndü’

BBC Türkçe’ye konuşan ve 22 Mart’ta gözaltına alındıktan sonra aynı gün serbest bırakılan Batı Dilleri ve Edebiyatı son sınıf öğrencisi Tilbe Akan, “Gözaltılar halen devam ediyor, bunun sebebi de sürekli gerginliği ayakta tutmak, okula girip çıkarken gözaltına alınabilirsiniz korkusunu yaymak. Kuzey Kampüs’ün karşısındaki otopark işkencehaneye döndü, gözaltına alınmadan önce oraya götürülüyorsunuz, orada dayak yiyorsunuz” diyor.

        Marksist Fikir Topluluğu üyesi Akan 22 Mart’ta yaşadıklarını ise şöyle anlatıyor:

“Gözaltına alındığımız gün protesto için öğlen toplanmıştık. İçeri bir sürü sivil polis geldi. Biz ağzımızı açmadan gözaltılar başladı, bizi sürüklediler. Okulun kapısı önünde gözaltı aracına bindirdiler. Tabii bu sırada da dayak yiyoruz.

“Yerde sürüklüyor, kolunu ters çeviriyor. Sürekli ‘Konuşma kolunu kırarım’ gibi tehditlerde bulunuyor. Başka bir arkadaşımla kafamızı birbirine çarptılar gözaltı aracına girmeden.

“Bir arkadaşın gözlüğü kırıldı. Aracı otoparka götürüp ters kelepçe yaptılar. Sevgilisiyle konuşan bir polis telefonda, ‘Çok iyi oldu, iki gündür bunları dövüyoruz, stres attık’ dedi. Sürekli gözaltında kaybetme tehdidinde bulundular.

“Orada bir süre tuttuktan sonra hastaneye götürdüler, bir yandan da karakol arıyorlar. Saatlerce gözaltı aracının içinde kaldık. Kafamızı cama çarptılar. Zaten bir ara biz dört kadını aşağı indirdiler, içeride kalan üç erkeği dövdüler.”

İşkenceye uğradığını dile getiren öğrencilerden Marksist Fikir Topluluğu üyesi Tilbe Akan’ın epikriz raporundan


‘Annen seni bulacak mı sanıyorsun?

Akan ile beraber gözaltına alınan ve polis aracında olan felsefe bölümü birinci sınıf öğrencisi Özgür Benol ise yaşadıklarını şöyle aktarıyor: 

“Kampüsün içindeyken çok şiddete başvurmadılar, fakat kampüsten çıkar çıkmaz yumruk tekme vurmaya başladılar. Suratıma bir tane tekme geldi, o sırada herhalde burnum çatlamış. Götürürlerken, ‘Annen seni bulacak mı sanıyorsun?’ diye sordular.

“Ters kelepçe yaptıktan sonra sürekli üç saat boyunca sözlü ve fiziksel taciz uyguladılar. Önce güvenlik şube bizi dövüyordu, sonra şefleri ısrarla ‘Siz dövmeyin, çevik polis gelsin onlar dövsün’ dedi

“Sonra çevik polis geldi. Bizi ilk başta gözaltına alan polisler okul çevresinde dolanmaya devam ediyor sanırım. Sonra okulun karşısındaki otoparka götürdüler. 15-20 dakika boyunca süren tekme, cop, tehdit boyutunun arttığı bir işkence yaşadık.

“Dayak atarken sürekli ense köküne vuruyorlar. Benim bir hafta kafamın arkası uyuşuktu, kulak zarım delindi. Hastaneye götürdüler saat 3 gibi, bizi hastaneye sokarken, ‘Darp raporu almak isterseniz çıkışı var bunun, görüşürüz tekrar’ dediler. Hastaneden çıkarken işitme raporu, tomografi ve röntgen çektirmek için diretince beni ayırdılar diğer arkadaşlardan.”

Yaşadıklarından ötürü şikayetçi olacaklarını söyleyen Benol, “Dayak yediğimiz 15-20 dakika boyunca bitsin diye bekledik. ‘Bitsin, bitmek zorunda çünkü bu kadar uzun süremez, ellerinde kalacağız'” sözlerini ifade ediyor.

Özgür Benol’un epikriz raporundan

Öğrenciler İşkence Davası Açacak

Polis aracında bir ara gözlerinin bağlandığını anlatan Tilbe Akan, akşam ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldıklarını, bir arkadaşının yüzünün kan topladığını ve erkek öğrencilerin burunlarının kanadığını ifade ediyor.

Gözaltında işkenceye maruz kalan Boğaziçililer Türkiye İnsan Hakları Vakfı’nın hazırladığı raporla karşı dava açacaklar.  

Haberin tamamına ulaşmak için: http://www.bbc.com/turkce/haberler-turkiye-43781242

KATEGORİLER
ETİKETLER