Borsalarda Büyük Düşüş! Neler Oluyor?

Borsalarda Büyük Düşüş! Neler Oluyor?

Dow Jones Endeksi, puan bazında tarihteki en sert günlük düşüşünü kaydetti. Dow Jones Sanayi Endeksi yüzde 4,60; Standard & Poor’s 500 Endeksi yüzde 4,10; Nasdaq Teknoloji Endeksi de yüzde 3,78 düşüşle günü tamamladılar. Dow Jones Sanayi ve Standard & Poor’s 500 endeksleri bu sene başından elde ettikleri tüm kazançları kaybetmiş oldu. Cuma ve pazartesi gününde yaşanan toplam düşüş %7’yi buldu. Satışlar saatler içerisinde baş döndürücü bir hıza ulaştı. Son 2 yılda yüzde 40, son bir yılda yüzde 17 kazandıran ABD borsalarında balon sönüyor. Daha 10 gün önce Davos’ta ABD borsalarındaki tarihi zirveleri kendi ekonomi politikasının bir başarısı gibi sunan Trump bir kez daha komik duruma düştü. Sonsuza kadar yükseleceği zannedilen borsalardaki küresel düşüş dalgası, yakın dönemde rekorlar kıran İstanbul borsasına ulaşmakta gecikmedi. 120 bin seviyesini geçen BİST100 endeksi 114 binlere gerilemiş durumda.

Küresel piyasalarda büyük düşüşleri tetikleyen gelişmeler ABD’de geçen cuma açıklanan verilerle kendisini göstermişti. ABD’de ücretler geçen yıl %2.9 aratarak 2009’dan sonraki en büyük yükselişi kaydetmişti. ABD işçi sınıfının saatlik asgari ücret mücadelesi gibi örnekler vererek kazanımlar elde etmesi, neredeyse dünya çapında genel bir eğilimi ifade ediyor. İşçi sınıfı neoliberal dönemde reel olarak ciddi şekilde fakirlemişti, şimdi ibre terse döndü, emekçiler ücretler konusunda sert mücadelelerle patronları zorluyor. 

Ücret artışları başta ABD’de de olmak üzere piyasalar tarafında enflasyon artışı olarak algılanıyor, bu da ABD Merkez Bankası FED‘in faizleri beklenenden daha hızlı bir şekilde arttıracağı beklentisinin devreye sokuyor. ABD 10 yıllık hazine kağıtlarının getirisinin %2,75’i şimdiden bulması ciddi bir adım olarak yorumlanıyor. Bu da borsalardaki balonu patlatan etken oluyor. Piyasa şampiyonları bunu aşırı şişmiş borsalardaki kar realizasyonu/düzeltme gibi sunsalar da gelişmeler kısa erimli borsa dalgalanmalarından ziyade düşük faiz döneminin kapanışını ifade ediyor. 2008/9 kriz döneminde ABD, AB ve Japon Merkez Bankaları faizleri negatif seviyelere kadar düşürüp trilyonlarca doları piyasaya enjekte etmişlerdi. Böylelikle yeni balonlar yaratma pahasına ekonomik büyüme yeniden başlayabilecekti. 2017 yılında ABD başta olmak üzere gelişmiş ülkelerde görülen belirli belirsiz toparlanmalar, yeni balonlar konusunda tedirginlik yaşayan merkez bankalarını faizleri yükseltmek konusunda cesaretlendiriyor. Zira kapitalizmin ufkunda yeniden kara bulutlar öbek öbek (siz balon balon diye okuyun) toplanıyor. FED’in eski başkanı Janet Yellen tipik olduğu üzere bazı gerçekleri görevi bıraktıktan hemen sonra söylüyor ve gayrımenkul piyasasındaki balondan bahsediyor.

Neticede borsalarda ve yüksek faiz getiren az gelişmiş kapitalist ülke (Türkiye) bono ve tahvillerindeki bol para dönemi kapanıyor. Borsalarda tarihi düşüşler yaşanırken Türkiye gibi ülkelere akan sıcak parada da yavaşlama olması kaçınılmaz. Yani Türkiye’nin açıklarını kapatması ve borç bulması eskisinden daha zor olacak. Bu da dövizin zamanla ama istikrarlı biçimde tırmanması anlamına gelecek. Enflasyon paralel tırmanışa gideceğinden TCMB de faizleri yükseltmek zorunda kalacak. Bu da AKP’nin medarı iftiharı büyüme oranlarını vuracak, işsizlik yaygınlaşacak… RTE’nin 2019 öncesi hiç görmek istemeyeceği gelişmelerin yaşanma ihtimali giderek yükselecek.        

KATEGORİLER
ETİKETLER