Belçika'da 4 Milyonluk Genel Grev
Belçika’daki kamu ve özel sektör çalışanları 13 Şubat Salı Günü saat 22.00’dan itibaren 24 saatlik greve gitti. 11 milyon nüfusu olan Belçika’da toplamda 4 milyon üyeye sahip olan üç büyük sendikanın çağrısıyla gerçekleştirilen genel grev, yalnızca bir gün içinde hayatı felç ederek, çalışma koşullarının, saatlik ücretlerin ve emeklilik haklarının iyileştirilmesini talep eden emekçi sınıfların yaptırım gücünü göstermiş oldu.
24 saat süren genel grevde havayolu da dâhil olmak üzere ulaşım tamamıyla durdu, devlete ait okullarda ders işlenmedi, hastaneler acil durumlar dışında çalışmadı, spor salonları boşaldı hatta hapishanelerdeki gardiyanların da grevde olması sebebiyle polisler gardiyanların yerini doldurdu.
Brüksel’in metro, tramvay ve otobüs hatlarının yalnızca yarısı çalıştı. Mercedes, Peugeot ve Volvo’nun da arasında bulunduğu fabrikalardaki 6000 işçiden yalnızca 30 tanesinin işe gittiği belirtildi. Antwrep bölgesindeki ilkokulların üçte biri kapatıldı ve birçok müze, spor salonu ve kütüphane açılmadı. 600 adet uçak havaalanına giriş veya çıkış yapamadı.
Belçika, Avrupa’da sendikalaşmanın en yüksek düzeyde olduğu ülkelerin başında geliyor. 11 milyon nüfuslu ülkede, çalışan nüfusun yarıdan fazlası sendikalı. Üç büyük işçi sendikasının toplamda yaklaşık 3,5 milyon üyesi bulunuyor.
1.2 milyon üyeye sahip Belçika Genel Emek Federasyonu Genel Başkanı Robert Verteneuil, ulusal radyoda, “Amacımız, işverenlere, her kim olursa olsun, yarattığımız tüm zenginlikleri ceplerine atmalarından bıktığımızı söylemek. Bu zenginliğin bir kısmını da işçilere vermenin zamanı geldi.” şeklinde açıklama yaptı ve hükümeti harekete geçmeye çağırdı.
“Refah Kapitalizmi” olarak ifade edilen ve Belçika da dâhil olmak üzere Almanya, Fransa ve Kuzey Avrupa ülkelerinde hiç de egemenlerin iddia ettiği gibi güllük gülistanlık bir durum yok. Neoliberalizmin tıkanması ve Avrupa’da Sarı Yelekliler ile iyice görünür hale gelen emekçi hareket Belçika’da da benzer dinamiklerle harekete geçti. Fransa’dan ilham alarak yaklaşık 2 ay önce sarı yelekle eylemler de yapan Belçika emekçileri hak kayıpları ve hükümetlerin emek düşmanı politikalarına karşı hareketi grevle yoluna devam ediyor.
Grev kararının ardından, Aralık ayında koalisyonda çoğunluğunu kaybetmesine rağmen monarşinin onayıyla koltuğunda oturmaya devam eden Başbakan Charles Michel grevlerin hiçbir şeyi çözmeyeceğini söyleyerek sendika liderlerini pazarlık masasına oturmaya çağırdı; greve çıkmayan işçilere teşekkür etti.