İtalya'da Seçimler

İtalya'da Seçimler

İtalya’da Temsilciler Meclisi ve Cumhuriyet Senatosu’nun yeni üyelerini belirlemek üzere dün yapılan (4 Mart) genel seçimin sonuçlarına göre eski başbakan Silvio Berlusconi‘nin Forza Italia Partisi ile aşırı sağcı Kuzey Ligi ve İtalya’nın Kardeşleri partilerinden oluşan ittifak %37 oy oranı ile seçimi birinci bitirdi. Diğer taraftan bu oran tek başına hükümet kurmak için yeterli değil. 81 yaşındaki Berlusconi’nin partisi bu %37’nin %17.5’ini alarak hayal kırıklığına uğrarken, asıl büyük patlamayı oylarını katlayan aşırı sağcı Kuzey Ligi yaptı (%14). Berlusconi’nin koalisyonundaki bir diğer parti olan bir diğer aşırı sağcı İtalya’nın Kardeşleri partisi ise hızlı bir çıkış yaparak %4.2’ye ulaştı.

Seçime tek başına katılan popülist 5 Yıldız Hareketi (M5S) ise %32.4 ile en çok oyu alan parti oldu, partinin geçen seçimlerdeki oyu %25.5’ti. 5 Yıldız Hareketi, ekonomik krizin İtalya’yı vurması sonrası klasik burjuva partilerin çözülmesi üzerine tabandan gelen tepkinin komedyen demagog Beppe Grillo tarafından fırsata çevrilmesiyle hızla yükselmeye başlamıştı. Bunda İtalyan sosyalist solunun tarihi başarısızlığı asıl etken olmuştu.

Önceki başbakan sosyal demokrat Matteo Renzi’nin liderliğindeki Demokratik Parti‘nin başını çektiği merkez sol ittifak ise %23 ile seçimin tek mağlubu oldu. İktidarı boyunca neoliberal politikaları uygulayan sosyal-liberal sentez partisi Demokratik Parti bunun bedelini seçimlerde ödedi. 

Demokratik Parti’den kopan daha soldaki burjuva politikacıların oluşturduğu Eşit ve Özgür koalisyonu ise %3.4’te kaldı ve milletvekilliği kazanamadı. 

İktidar Halka Koalisyonu ve İtalya’da Radikal Sol

İtalya sosyalist ve devrimci gelenekleri güçlü bir ülke. Bir zamanlar %30’ları geçen oylara ulaşan Stalinist Komünist Partisi (İKP) ve evrildiği eurokomünizmin neoliberalizme adapte olmasıyla İtalyan sosyalizmi büyük ve uzun erimli bir krize girdi. ÖDP ve HDP’nin üyesi olduğu Avrupa Sol Partisi’nin İtalyan seksiyonu olan Rifondazione Comunista bu boşluğu bir süre doldursa da bu partinin de merkez solun neoliberal politikalarına destek vermesiyle büyük bir çöküş yaşanmıştı. Demokratik Parti ve RC’nin yönetim kademelerini işgal etttikleri ana sendika CGIL‘ın Demokratik Parti hükümetine destek olması da sınıf hareketini iyice kötürümleştiriyordu. Madalyonun diğer tarafında ise İtalya’da yoksulluğun, işsizliğin ve bölgesel eşitsizliğin artması oldu. Özellikle yoksul güney göç vermeye devam ederken ülke mülteci akınına uğruyor. Aşırı solun zayıflığı karşısında bundan aşırı sağ kazançlı çıkıyordu. Berlusconi’nin koalisyonu bu yüzden 600 bin göçmenin sınır dışı edilmesini seçim vaadi olarak öne sürmüştü.

Bu koşullarda güçlü sol gelenekleri olan güney kenti Napoli‘de sendikalar ve kitle örgütlerinin tabandan başlattığı bir enerjiyle İktidar Halka koalisyonu kuruldu. Bu çıkış Marksist bir programa sahip olmasa da harekete geçirdiği tabandaki emekçiler ve gençler açısından önemsenmelidir. Bu koalisyon seçimlerde %1.1 oy aldı.   

Seçimlere Devrimci Sol olarak katılan Marksist partilerse daha küçük oy oranlarına erişebildiler.