Alt Emperyalist Emellerin Vardığı Nokta: İdlib’de Topyekün Savaş Olasılıkları – V. U. Arslan
Suriye’ye sınır ötesi sevkiyata devam eden TSK, son olarak en az 450 araçlık bir konvoyu İdlib’e gönderdi. Hemen her gün İdlib’e taşınan konvoylar tank, kirpi, obüs ve zırhlı personel taşıyıcılardan (ZPT) oluşuyor. AKP’li cumhurbaşkanı RTE, Esad yönetimine TSK gözlem noktalarının gerisine çekilmek için şubat sonuna kadar süre vermiş, aksi takdirde saldırının başlayacağı imasında bulunmuştu. Görünen o ki taarruz hazırlığı izlenimi verecek şekilde TSK’nın Suriye içerisindeki askeri yığınağı artarak devam edecek.
Bütün bunları, esas olarak, Putin ile pazarlıklarda el yükseltmek için yapılan hamleler olarak görmek gerekiyor. Kararlılık ve “gözü kara”lık imajı, caydırıcı olmak için şart. RTE geçtiğimiz yaz ayları boyunca Suriye sınırına yığınak yaparak kararlılık gösterileri yapmış ve neticede ABD, TSK’nın YPG bölgelerine operasyon yapmasına yeşil ışık yakmıştı. Şimdi aynı taktik İdlib’de deneniyor. Trump’ta söken bu diplomasi şekli Putin’de söker mi?
AKP, Suriye Ordusu’nun ilerleyişini durdurmak istiyor, zira Türkiye’den gelen destek olmasa İdlibistan haftalar içerisinde son nefesini verecek. İdlib AKP için fetihçi neo-Osmanlı hayalleri, ideolojik duygudaşlık, iç siyaset, mezhepçilik vb’leri ile doğrudan alakalı. Ankara’da fetih havası varken Şam can derdinde. Suriye Ordusu İdlib’i kurtaramazsa Suriye’nin bütünlüğü hayale dönüşecek. Tersine İdlib’deki askeri başarı, Suriye için büyük bir dönüm noktası olacak. Bu da AKP’nin işine gelmiyor, çünkü biliyorlar ki bugün İdlib’i bırakırlarsa yarın sıra Afrin’e, Fırat Kalkanı ve Barış Pınarı bölgelerine de gelecek. AKP bu alt-emperyalist emelleri için adeta ateşle oynuyor.
Son sözü yine Putin mi söyleyecek? Evet ipler yine Putin’in elinde, ama TSK’nın İdlib’e yaptığı yığınağın Putin üzerindeki basıncı arttırdığına şüphe yok. Kırılganlıklar artmış durumda. Her şeyin belirsiz olduğu bu ortamda olasılıklar neler?
1) Putin RTE blöfü karşısında oralı olmayacak ve TSK’ya operasyon için vize vermeyecek. Bu durumu kabul etmeyen RTE gözünü kapatıp taarruza kalkışırsa Rus uçakları TSK’yı mı bombalayacak? Sanırım kimse işlerin bu noktaya gelmesini beklemiyor.
2) Rus Hava Kuvvetleri’nin desteğiyle Şam-Halep M5 karayolunu temizleyen Suriye Ordusu, ilerleyişini bu aşamada durduracak ve Putin-RTE pazarlıkları bu yeni denge etrafında haritaları yeniden şekillendirecek. Son saha dengelerine göre pazarlıkların yeniden şekillenmesi senaryosu bir sürü olasılık içerisinde vuku bulmaya en yakın olanı.
3) Putin RTE’nin taarruz blöfünü görür ve Suriye Ordusu M5 Karayolunun kurtarılması ile yetinmez ve İdlib şehir merkezi de dahil olmak üzere cihatçıları tamamen süpürmeye koyulur. Diğer sebeplerin yanı sıra bu olasılık milyonlarca yeni mülteci anlamına da geleceğinden pek güçlü görünmüyor.
4) RTE’nin taarruzu ya da taarruz tehdidi işe yarar. Böylelikle savaşarak ya da savaş baskısıyla TSK Suriye Ordusu’nu istediği bölgelere kadar sürer. Ruslar, ABD’nin YPG’yi yalnız bırakması gibi Suriye Ordusu’nu yalnız bırakır. Bu ihtimal Putin için bir yenilgi olacağından pek zayıf görünüyor.
Değerlendirme: Gerek Putin gerekse de RTE tarafı kuvvetle muhtemel 2.senaryoda bahsettiğimiz pazarlığın çeşitli türevlerine hazırlanıyor. Halen ne Rus hava kuvvetleri cihatçıları bombalamayı bıraktı ne de TSK İdlib’e yığınak yapmayı durdurdu. Şubat’ın sonuna gelmeden diplomatik çözüm arayışının bir sonuca ulaşması en yüksek ihtimal görünüyor. Sarakip ilçesinin düşmemesi için sınırları epey zorlayan AKP, üstelik 8 TSK mensubu Sarakip’te hayatını kaybettiği halde, ilerleyen günler içerisinde Şam’ın Sarakip’in eline geçmesini kabullenmek zorunda kalmıştı. Şimdilerde de cihatçılar M5 karayolu boyunca yerleşim yerlerini ve mevzileri terk etmiş durumdalar. Bu arada bölgedeki TSK gözlem noktaları da Suriye Ordusunca çevrelenmiş olacak. AKP Sarakip ve sonrasında elini belli etti diyebiliriz. Hazır saldırıya uğramışken sıcağı sıcağına saldırıya geçmek ya da cihatçıların yanında aktif savunmaya katılmak yerine Şubat’ın sonuna kadar Şam’a süre verme yoluna gittiler. Bunun anlamı da yığınağımı yaparım ve Putin ile pazarlıklar masasına o şekilde otururum mesajıdır. Kim bilir şimdiden yeni sınırın M5 karayolu olması yönünde bir sessiz mutabakat bile söz konusudur. AKP’nin sonunu görmeden Putin’e rağmen bir maceraya atılmasını beklememek gerekir.
