9. Yılında Adaletin Peşinde – Caner Fayza
Hrant Dink’in Osmanbey’deki Agos Gazetesi’ne gittiği sırada Ogün Samast isimli tetikçi tarafından katledilişinin üzerinden tam 9 sene geçti. Emniyetiyle, mahkemeleriyle devlet susup izlerken altı delik ayakkabısıyla kaldırımın üzerine yığıldı Hrant Dink.
Dava Sürecinin Özeti: AKP’nin Çıkarlarına Göre Değişen Katiller!
O dönemde henüz 17 yaşında olduğu için çocuk mahkemesinde yargılanan Ogün Samast, 21 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dava, 17 Ocak 2012’de karara bağlandı. Yasin Hayal, azmettirici olduğu gerekçesiyle müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Erhan Tuncel ve Ahmet İskender ise 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, 6 yıl süren yargılama süreci sonucunda, Dink’i öldüren örgütü bulamadığını açıkladı!
Mahkemenin kararı, 13 Mayıs 2013’te Yargıtay tarafından “örgüt var” denilerek bozuldu. Dava, İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden görülmeye başlandı ve hâlâ devam ediyor. Hrant’ın katledildiği dönemin “popüler suçlaması” olan “Ergenekonculuk” AKP yanlısı medya tarafından Dink’in azmettiricisi olarak ilan edilmişti. Aynı çevre, dengelerin değiştiği son bir yıldan beri Hrant’ın “yeni katilinin” “paralel devlet yapılanması” olduğunu söylüyor! Kısacası, AKP’nin konjonktüre göre karşısına alıp “terör örgütü” ilan ettiği unsurlar “bağımsız yargı” tarafından Hrant Dink’in katili olarak gösteriliyor! Tüm bu mizansene ise “adalet” diyorlar!
Bu noktada belirtmek gerekir ki cemaatle yaşanan kavgada karşılıklı pisliklerin ortaya atılmasıyla bazı kelleler verildi ve bazı kamu görevlileri yargılanmaya başlandı, bazıları da tutuklandı. Lakin Hrant’ın avukatlarının tüm isteklerine rağmen dava genişletilmedi ve her siyasi cinayette olduğu gibi bazı alt tabaka kamu görevlilerin biletinin kesilmesi “adaletin” sağlanması adına yeterli görüldü/gösterildi!
Adalet Yerini Mücadeleyle Bulacak
Her yıl olduğu gibi bu sene de Agos Gazetesi’nin önünü dolduran binlerce insan, faili meçhullere karşı adalet arayışının en önemli simgelerinden olan ve Hrant Dink gibi gerçek katilleri gizlenerek “faili meçhul” adı altında katledilen Tahir Elçi’nin resimleriyle alanlardaydı. Sırtlarından devlet tarafından vurulanlara yenilerinin eklenmemesi ve halkların kardeşliği adına yazı yazan, söz söyleyen aydınları katledenlerden hesap sormak için sokaktaydı insanlar.
Hrant’ı yitirdiğimiz 9 senenin ardından, 1915’ten bu yana Ermeni halkını sürekli aşağılayan, katilleri kollayarak onların acılarına tuz basan ve nefret dolu söylemlerle yeni katliamlara zemin hazırlayan düzenden hesap sormak için inatla örülmüş, yılgınlıktan arınmış örgütlü bir mücadele gereklidir! Adalet yerini ancak bu şekilde bulacaktır!
Bu toprakları ilk kez Sosyalizm mücadelesiyle tanıştırmış olan Ermeni halkının acılarını saracak olan yegâne şey Ermeni, Türk ve Kürt emekçilerinin elleriyle kuracağı eşit ve adil bir düzendir.
bolsevik.org